17
Yorum
30
Beğeni
5,0
Puan
1809
Okunma

Hecelerin sinsi birlikteliği:
Kayıtsız yeryüzü düşkünleri…
İmgeler somurttukça
İçin için inleyen aşk’ın sırnaşık husumeti;
Hayli doğurgan o ırgat yüklemlere sinen
Kurşuni gölgelerden seğirten imleçler:
Düş pazarına kurduğum iskeleti yüreğin:
Hayli kırılgan,
Dokunsan ağlayacak, dememe ne hacet,
İndinde kıskıvrak düş simsarları.
Ürkek nidalardan noksan,
Anlık veryansınlara sıçrayan öfkesine delalet kimi zaman;
Kiminde kambur, kiminde illet.
Adından ve sevgiden bihaber nice kekremsi insan:
Adı sanı konmamış doğmamış çocuğa
Biçilen kefen:
Anasının rahminde,
Reşit bir sevgiye muhtaç;
Kıblesinde husumetin,
Devingen meftalara yelken açmışken kâinat:
Topla hadi sen de, dercesine
Sığıntı bir külfetmişçesine
Tozu dumana katmakla mükellef
Yine acıdan ibaret.
Bir katre de olsa razıyım:
Razıyım ezelden, rükû edecek o cümlede saklıyım.
Saklıyım belki de tamamen yarım,
Ötelenirken yarınlarım:
Gıyabında aşkın
Yoksun kılınmaktan da öte…
Med-cezirin gölgesi en derin sükût;
Unutmaktan gayrı unutulmak:
Ektiğim umutlar kadar salkım saçak olsam da
Sığındığım tesellinin tecelli ettiği
Sona kurulu alarmın rütbe kıldığı
Gece yarısı:
Makberi öldürücü darbelerin,
Sinenden öte sindirildiğim gıybet akşamları,
Buhranı külfet bilse de insanoğlu
Ve saf kan aşk’ı hezimet addeden
İnsan simsarları…
Kınında saklı olsam keşke reçine saflığın:
Sevgiden müebbet giysem ve giyse evren:
Konuşlansa vicdanlarda asalet,
Bir parça da düş çalsam
Ve salsam yarınlara.
Azıcık haşmetli olsa da indinde vakur yalnızlığın
O çürük dişinden sızan irin:
Kavuşmayı dört göz beklediğim bilinmezin rahminde
Doğursam neşeyi
Ve dibine sığındığım dizi annemli sevdaların.
5.0
100% (24)