Sonra durdu, yüzünü çevirdi
Koca bir deniz, üstünde kocaman metal binalar
Kuş kadar küçük insan başları
Ve birbirine Şimşek atan siyah bulutlar,
Az sonra sağanak geleceğinin habercisi
Yaşlı bir adam paçasını kıvırdı
Ve göz kırptı önünden geçerken
Yolun karşısındaki köfteci tezgahını topladı
Kediler miyavlayarak sokak arasına daldılar
Çiçekleri elinde çingene kadın arabanın açık camından
Bir şeyler söyledi harıl harıl, yeşil ışık yanarken
Yüzü güldü, avucunu sol göğsüne koydu, çıkardı, düzeltti,
Saat 7 olmuştu, az sonra gelmezse elindeki çiçeğe
Yazık olacaktı,
Çingene falı içini kemirdi, fala inanmam dese de
Karşıya baktı yeniden, şimdi deniz dalgalı
Kocaman binalar sanki yerle bir olmuştu,
Yüzüne köpüren damlalar çarptı,
Güle baktı, dikenini parmak ucuyla yokladı
Uzaktan korna sesleri yükseliyor,
gazla fren sesleri başka bir hava yaratıyor,
taksi diyen kadın/adam sesleri başka
Top sesine benzer bir ses duyuyor, irkiliyor
Sonra yağmur çiseliyor,
Yüzü yerde, ağırca doğruluyor banktan
...
Arkasından bir ses, Şimşek sesine denk geliyor
Kadın, nefes nefese ;
Bu yağmurda bu dansı kaçıramazdım, diyor

Adam gülüyor /kadın ıslanıyor
İnsanlar kaçışırken,
Kadın adama yaklaşıyor
Adam elinden tutuyor,
Kadın denize dönüyor,
Adam belinden tutuyor
Kadın,
Yağmura aldırış etmeden
Gözlerden çıkan kıvılcımlarla
Yangını körüklüyor,
adam toprak kokuyor/
Kadın çiçek açıyor/
Yağmur yağıyor,
Sağanak,
İnsanlar kaçıyor