1
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
744
Okunma
kutsal mekanların esintisinden
yüzü yarım aylar oturuyor gözlerine
bağdaşına kör bir loşluk
tamlanmamış gardırobun kadim çıplağı
sensin diyor içini yeni yakan ses
avucunun titrek mumuna bakıyorsun o değil
omurgasız doğrulmalar kıpırdanıyor
kuyu kazan günahkarlar az arkanda
çatlak havlamalı adımlar koşturuyor
bir yudumlu affın sonsuz sevabına
yeşil bir güneşin kapısını çalanlar
az uzun saf varamadığın ilerinde
bedenler uzuyor kirpikler tırnaklar
alın taşlarını kıranlar toz duman arası
gece en berrak rahlesinde fısıltının
uğultusuna kalınan sisli gölden öte
0043