...................Yarınlar bizim için geç artık , çok zor artık sana dönmem . Hani giderken bana demiştin ya sen , “Yolcu yolunda gerek.”
...............................GİDİYORUM....................
Gidiyorum , köşe başlarına dökülüyor düş kırıklıklarım.
Her dönemeçte biraz daha küçülüyorum.
Uzaklardan martı çığlıkları geliyor .
Bir baba, öz oğlunu vuruyor köşe başında.
Bir anne , çığlık çığlığa ağıtlar savuruyor.
Bir kuş havalanıyor.
Bir balık yutuyor zokayı, içi parçalanıyor.
Ben , görmüyorum .
Ben, duymuyorum.
Ağlamıyor, gülmüyor ,konuşmuyorum.
Gidiyorum.

Gidiyorum ,
Bitmemiş öyküler,
Ve yazılmamış şiirler bırakıyorum sana.
Çizilmemiş resimleri çiz.
Küf tutmuş duvarları boya.
Yıllardır selam vermediklerine selam yolla
Kele paça iç en sarımsaklısından.
Kirli bir çocuğun yanagını okşa.
Kaldırım da seksek oyna Alican’la.
İp atlarken dikkat et, takılmasın ayağın.
Kaç yıl oldu doğmadı güneş, olmadı hiç sabahım.

Gidiyorum.
Yürüdüğüm yollara ne varsa kavruluyor acıdan.
Bir türküye başlıyor sözlerini unutuyorum.
Bir şiir yarım yamalak dökülüyor dudağımdan.
Burnum kanıyor inceden ince,
Ne garip , ya da ben öyle sanırdım.
Ağrılarım dinerdi seni öpünce.
Bu ara,
Uğur böceklerini eziyorum parmaklarımın arasında.
Ve aklım kalıyor gözlerinin karasında
Yoluyorum kanatlarını kelebeklerin.
Yoktu zaten,senin olamdığın bir dünyada yerim.

Gidiyorum,
Sana yangınlarımı bırakıyorum .
Karanlıkların aydınlansın diye.
Sana türküler bırakıyorum.
Şen şakrak -umut dolu türküler.
Sana misketlerimi ,çiğdemlerimi bırakıyorum.
Biliyorum tükenmez
Yıllar yılı türküler.

Gidiyorum .
Bakkal Rasim, yıkılacak acımdan.
Veresiye verdiği sigara paralarını alamadı diye.
Biliyorum,
Bir küfür savuracak ardımdan.
Veresiye ölünür mü be , diye.
Gidiyorum,
Saksıda ki çiçeklerin kuruyacağını,
Ve bir daha üstüme güneş doğmayacağını bile bile.
Dedimya , sana yangınımın aydınlatacağı sabahlar bırakıyorum.
Canın , cana vereceği hediye.

Gidiyorum,
Attığım her adımla biraz daha kayboluyor gençliğim.
Kurduğum ne kadar düş varsa , zulalara saklanıyor.
Daha çok kırışıyor yüzüm,
Yüreğim daha zor atıyor.
Bir şarapçı Hayri , ardımdan ağlayarak bakıyor.
Cebine kalan paranın,
Kaç şişe şarap yapacağının hesabını yapıyor.

Ben sırtımda düşlerim,
Ben sırtımda özlemin,
Ben acılarım , umudum ve ümütsizliklerim...
O kadar ağır geldi ki yüklerim.
Taşımıyor bedenim.
Bir gül dalının altına saklanıyorum.
Hasretin o kadar acıtıyor ki yüreğimi,
Bir gülüşe hasret,
Kayboluyorum.
Sana , yangıların aydınlatacağı bir dünya bırakıyorum..
GÖKSEL KARA