1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1253
Okunma

bir gözümde dünya uyur
kirpiklerinden soğuğunu çekerim kaş güneyime
bir kaşında rüya olur
kuzeylerinden soğuğu çekerim üzerime
bu yüzden ısınamayışım belki de biraz...
bana bir sürü realist söylemlerle gelir
gece kuşları
mesela bir martı sabahında yakaladın mı sen gemiyi
demirini yeni almışken ateş limanından buğulu sisler içinde...
meşgaleli yığınla andıç konulurmuş sepetime mesela
benim hiç haberim olmazdı
kokularından çok korkuları yıldırırmış insanları
günlüklerimi yakmıştım seccadeler varmış habersizdim
üzerinde bir sürü günah işlenmiş seccadeler
...
musluklarından buz akardı güçlükle
savrulurken ürdün çiçekleri
şam gibi eskimsi kokardı yepyeni güzellikler
her parkında bir hüzün kök salarken toprağa
inadına ağlamaya çalışırdı kaldırımda ki ışıklar
alışırdı sonra
karanlığa yanardı
ve sonra uyandım bir gün
ay sergi olmuş yeşil çimenleri kıskandırırcasına
bir de ben hiç ağlamadım diye yalan söylerdi
inan bana hiç inanmadım
döneceğinin umudunu da taşırken sırtım nasırlaşmıştı
hala umursandıklarımın içine kilitli biliyor musun
ve sen hala sensin bende
en çok da
en çok da gittiğimde
gittiğimde sen
bu şehir...
can-i
5.0
100% (2)