Birbir yürüdüm kendi içimde
Mehtabı beklerken güneşi gördüm
Nasıl anlatmalı girift manayı
Menzilin en ucundayım şimdi.

Ya Rabbim nasıl hamd etmeli
Kur’anın örnekliği muhteşem demeli
Birbir geçit resmi o elçiler
Herbiri elmas yakut misali.

Diyorum ki inşaallah mahşer yerinde
Hesabım kolay olur yürür giderim
Öncelikle birbir Peygamberleri
O zaman huzurda görmek isterim.

Varıp o ilk Adem babaya
Selam sana demek gelir içimden
Ey baba günaha tevbeyi senden öğrendim
Şeytanın şerrinden Allah’a yöneldim.

Hz Nuh, şöyle bir bakıp
Gel der evlat otur yanıma.
Derim ki ey büyük şanlı Peygamber
Nasıl bir gemi yaptın karada öyle.

Ey benim iman kardeşim
Müslüman demek Rabbin izniyle
En olmadık zorlukları bilerek
Yüreğinden körükleyerek imanı
Her zaman tufana hazırım demek.

Yürürüm böyle örneklerle ben
Dalar gözlerim Yunus Nebiye
Yaklaşır yanına şöyle usulca
Acep neydi mübarek sabır bitiren
Görevli olduğun yerden eyleyen.

Der ki insanlar öyle nankör ki canım
Rabbinin sonsuz Rahmetinden kaçarlar
İşte öyle zamanda sıkılır için
Göğün kararır düşersin yola.

Ama unutma Rabbin seninle
Hikmetler çoğalır candan sevince
Bak gemi olur bir balık sana
Rabbini unutma sakın darılma.

Herbirinde binbir hikmeti gördüm
Aha işte orda bir büyük yıldız
Elinde asası duruyor bak
Nemrutlar ayağına toz bile olmaz.

Evet Hz İbrahim orda
Gümbür gümbür bir iman eridir
Kabe’yi yükselten o büyük Nebi
Zamanlar ötesi çağırır seni.

Hemen ellerine sarıldım o an
Sorularım düğüm düğüm oldu içimde
Her bakışında bir mana vardı
İçime yayıldı hikmetin tadı.

Dedim Ey benim güzel Peygamberim
Nemrud’un ateşine koşturan neydi
Hiç mi korkmadın öyle giderken
Bilirsin ateşler yakmak içindir
İnsanı korkutur ateşin feri.

Dedi ki: İmanın ne kadar incedir senin
Yüreğini yıka temizle hemen
Rabbim biliyor der yürür giderim
Nemrutları kahreyleyen Kahhar Rabbim değil mi.

Ne mübarek bir meclis içindeyim ben
Baktım ki ilerde Hz Musa
Ellinde asa, durmuş ayakta
Vardım yanına söyledim selam
Dedim hemen Ey Hz Musa
Sana yapılan onca nankörlüğe
Peşinden dönen şu Yahudilere
Nasıl dayandın onca zaman
Yahudileşenlere karşı bize tavsiye et.

Dedi ki: Müslüman dediğin her an tetikte
İçinden gelen hain seslere
Allah’ın ayetleri ölçü olursa
Korkmaz hile ve desiselere.

Aklım, kalbim öyle dolu ki
Her adım hikmet her adım ilim
Öyle devam ettim halimce
Bakalım sonrası nasıl ve nice.

Baktım yine yüceler yücesi bir Peygamber
Öyle güzel sesi öyle derin ki
Kelimeler dökülmüş dilinden kalbe
Önce söz demiş vahiy diliyle.

Ağırca yanına vardım Hz İsa’nın
Dedim ey Resul bana öğüt ver:
Dedi ki sakın Allah’ın verdiği değerden öte
Hiçbir varlığa ne çok ne az değer ver
Her şeyin değerini Allah’tan al.

Bu sözden anladım ki İsevi olmak bu
Değilse Hıristiyanlaşır müslüman kul
Peygamberini aşırı yücelten mantık
Kul ve elçiliği ıskalarken
Örneklik makamını bertaraf eder
Kendi kendine tanrılık eder.

Baktım ki Alemlere Rahmet Nebi orada
Vardım durdum yanına Allah’ın selamıyla
Dedim ki Ey Hz Muhammed:
Bana öyle bir öğüt ver ki tutayım
Şu garip halime derman bulayım.

Ey zavallı insan şöyle bir bak etrafa
Herkes hesap verecek mahşer yerinde
Peygamberler bile dizilmişler huzura
Herkese hesabı tek tek soruluyor ya.

Şimdi dön bak kendi içine
Vakit varken hesaba çek kendini
Yarın huzuru mahşerde
Kimsenin kimseye şefaati olmayacak
Tek şefaat sahibi Allah’tır ancak.

(Ocak 2013 İstanbul)