17
Yorum
33
Beğeni
5,0
Puan
2327
Okunma

Titreyen nameler sırt üstü uzandı ve tehdit yüklü bir gölgeyi sürgün ettim. Teması hazan bir düşüşün, sırları ayyuka çıkan o nazenin meleğin rahmetiyle dirildi düşlerim.
Hezeyandı yenik düştüğüm,
Gönülsüzdü her cümle kıble bildiğim.
Nasıl da ısrarcıydı demlendikçe buharı devşiren yüzünün,
Yüz vermediğim her imde
Tehdit yüklü bir gölgeyi mademki
Mabet eyledim,
Ya sonrası?
Öncesizliğin perçeminde,
Ölümün niyazında
Ve elemin serzenişi iken
Boyutsuzlukla arama nifak sokan.
Üstelik…
Yoktu ki sonrası,
Sırra kadem basan bir aşkın hükümranlığında,
Elimde kırık pergelim
Hele ki olmayan bir miğferi nasılsa
Geçirmişsem başıma…
Başı olmayan bir hikâyenin güncesini tutuyordum
Usulca, nazik bir eda iken
Rütbesi kayıp,
Ya da soluk bir yıldız
Ayazlarda donan bir yürekmişçesine
Tutuşan indinde
Nazenin bir dokunuşa bedel biçen…
Yine de yenik düşen,
Yergisi, yılgısı tarafsız bir buluta
Revnak bir anlam yükleyen.
Damıtılmış aşkların miladı iken özlem…
Ya sonrası?
Düşüşe geçen bir düş’ün kim bilir
Hangi perde arkası
Ve sıvazladığım gök kubbenin pervazında
Kuş bakışı âlemi süzen en beyaz melek:
Saflığın rükû bildiği
Gönülsüz bir sevdaya düşmüşken yolum,
Pervasızca soyutlandığım bir mihrabı mademki
Milat bildim
Ne fark ederdi ki,
Olmasa da devamı hikâye bildiğim
Bir tefrikada saf tutan
En saf yanı işte o çocuk sevinçlerimin.
5.0
100% (28)