önce sizi sonra bizi yaşatacağız
bak ağaçlar nasıl da eğiliyor
fırtına çıkacak deli
kaçışmayacak akıl dalına yaprak


son söze adım vurmadın düşün
yürek çarpıntıları kuyuları göke taşıran
suyu emmeyi bekliyor geldim
çatlak dudaklı toprak


önce seni sonra beni öldüreceğim
tersten bak az sayaca
fit kalamadığım sıcağın akşam anatomisi
bunca örtünün aynasından akan kumlu sır
kor parçası onca günahının sevapça
göğsünden aşağılara süzülüşü
dillerini güneşe sürsün ayaklarına demir çakanlar
o yanmasın terli alınlarda


sizin avuç tutan kollarınız var
gözlerimizi delen kırağılı kirpiklerimiz bizim
ateş girmiş işaret parmaklarımıza olsun
yağmurla bir olup gelecekler var
ben sen olacağım sağanakça
saçları siyah ıslağı gecenin koynunda


gülüyor çok çocuk ıslığı şimşekler
karalamıyor unutmayan kalem
vadedilen özgürlük bu değildi




0035