bir labirentti içine yalnız girdiğim
karma karışık bir yolculuk...
sonu belli değil gibiydi belki
ama,
en iyi bildiğim yer ilk çıktığım yerdi...

önce kahve gözlerinde başlıyordum
sonra kirpiklerin
kaşların
bir elma tadında dudakların...

her şeyi anlıyordum gözlerinde
gözbebeklerinin derinliklerine indiğimde
kayıp bir hazineydi aşk sanki
son yerdi
baktığım en son şeydi.
aşk gözlerinde gizlenmişti...

ilk durağım gözlerin
anlamlı yada anlamsız
her biri altın değerinde sözlerin...


bir yolculuk bu..
her yerde bir durak.
her durak bir heyecan
her durak ayrı bir hikaye
her durak ayrı bir başlangıç
her durak yeni bir rüzgar ateşime...
gittiğim her yol sen
vardığım her yer sen... bulduğum hazine sen..
sen, sen, sen... içimdesin sen....

yalvarışlarımda
yakarışlarımda
kendi kendime çaresizce
sessizce haykırışlarımda
bugünümde yarınımda
tüm zamanlarımda sen...
o muhteşem sen.

yüreğim çocuksu seninle
bir çocuksu mutluluk var hislerimde...

büyük bir bağlılık duyuyorum sana
anlamsız bir sadakat..
aşk dersen aşk
sevmek dersen sevmek
ölmek dersen ölmek
hemde uğruna bin defa.

son yolculuğum olsa da bu
gözlerinde bir kere var olmaya değer....