4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1037
Okunma
Yetmez bir çocuğun feryadı,
Yetmez bulutların gözyaşları,
Ne dalgarın kıyıya nefreti,
Ne rüzgarın kulağını sağır eden çığlığı
Üflediğin nefesi kattı ciğerine,
Tutsaklığa boyun eğdi,
Izdırabı sevgiyle yaşadı….
Küçük bir tebessüme aldanmış küçücük bir kalp!
Karanlığa hüküm giydiren bir tebessüm!
Bir türlü sevemediği gardiyana emanet etti gözyaşlarını,
Denizin son köpürüşüne bıraktı kederini
Bilmediği şehre olan tutkusu kesti dönüşü olmayan biletini,
Bilinçsizce isyanlarını döktüğü yıpranmış hüzünlü sayfalar…
Bildiği cevapları karaladığı şeffaf mürekkebi olan kalemiyle..
Ve şeffaf kalemiyle yazılmış,cevabını içinde sakladığı okuduğu kitabıyla gitmeye karar verdi
Hala geçmişten kalan kokuyu çekti içine sessizce,
Denizin nefretini izledi sevgiyle,gülümseyerek,
Çünkü denizde herdefasında kıyıya vurulmaktan yorulmuştu,
Denizde biliyordu tek yoldaşıydı
Ay ışığının kederine verdi saf sevincini içinde kalan,
Gülüşlerinin ışığını sundu gittikçe büyüyen karanlığa,
Cam kırıklarını sıktığı ellerini sardı son bir kez,
Kırıntılarını yediği umutlarını koydu çantasına
Boyandı tüm kapılar siyahlara,çekildi karabulutlar pencerelerin önüne
Ve sonunda bıçak kemiğe dayandı,gitmek vardı tüm düşlerinde,
Görmek istedi;benim dediği sevgiyle bakan gözleri,
Sarmak istedi;üşüdüğünde,yalnızlığında sığındığı bedeni,
…..