Ben geldim kapına
Sevinçle geldim
Günahların yüküyle yoruldum geldim
Aşkımla, sevgimle ve de korkumla
Umutları yol edip aştım da geldim
Randevusuz , aracısız büyük huzura
Sana sığınarak hükmünle geldim

Kullarıma haber ver dersin Kur’an’da
Mağfiretin , merhametin bolmuş bizlere
Lakin azabında elem verenmiş
Verme azabını Gaffar olansın
Rahman’sın, Rahim’sin, Tevvab olansın

Yine uyarırsın bizi sözünle;
Şeytan ,afla kandırır sizi
Nasılsa affeden var, devam günaha
Yanıltır ateşe itekler sizi

Kuluna yakışan ayık olmaktır
Kur’an’a tastamam teslim olmaktır
Şeytanın tuzağına uzak durmaktır
Yine de yanılıp kusur olursa;
Günahı terk edip, pişman olmaktır

Hal böyle iken taktir Senindir
Cennet de Senin, Nâr da Senindir
Ne yapmak istersen kul da Senindir
Umudu boş çıkarma kulu sevindir

Lutfunda haktır, kahrında haktır
Lakin kahrınla nazar eyleme
Azapta haktır, affında haktır
Merhametten başka hüküm eyleme

Sen’den hem korkarım, hem de severim
Lakin sevgim korkumdan değil
Rızanı her şeyden üstün tutarım
Sevmediğin hiçbir şey baş tacı değil

Bak boynumu büktüm geldim huzura
Umutla çaldım kapını nazlandım Sana
İsteyene vermek şânındır, yakışır Sana
Boş çevirme razı ol ,
Müjdeni ulaştır bana

Faruk Başoğlu