Nehirler böylemi akıyordu
Delicesine koşan taylara ne oldu
Dörtnala giderlerdi
Mevsimden mevsime geçerlerdi
Söyledim ayrılıp gitme dağlara
Bilemezsin yolları ulaşamazsın kafdağına
Sarp kayalar uçurumlar çıkar önüne
Üzersin beni ağlatırsın
Deli kız dinlemedin

Yoksa yaban ellere mi düştün
Tanımadığın tarih öncesi şehirler demisin
Sihirli yollarındamı kayboldun
Nerdesin bir ses haber ver
Benliğim varlığına esir oldu salıver
Seni aramaya çıkmamı istiyorsun
Hatırlarsan ellerinden öpüyordum
Saygıyla ey nurlu kadın diyordum
Anlaşılmaz kalabalıklarda işin ne
Sen naifsin gelmezsin gürültüye
Rüyalarımızda önce sen uçardın
Yüksekler göğün katmanlarına kanat vururdun
Yanına zirvelere doğru ben varamazdım
Beklerdim aşağılarda bakardım
En dokunaklı içli serenatları yapardım
Düşerek sekerek gelirdin
Karşıma bakışlarıma tebessümünle

Rüzgârlar ulaştırırdı sevgini
Yıldızlar getirirdi duruşunu nefesini
Vazgeçtim ben demişsin
Oysa ben vazgeçmedim ki
Haberini alınca içim ezildi
Saçlarım diken diken oldu
Omuzlarım düştü bakışlarım kaydı
Elimde değildi gidiyordun
Derelerden çağlayan sular gibi gidiyordun
Bulutların gökten kayıp gitmesi gibi
Çocukların büyümesi gibi değişiyordun
Elimde değildi gidiyordun

Kalabalıklara karışmazdım çoğu zaman
Yalnız otururdum güruhlardan uzak
Kahvelerde çay yudumlarken esrarlı
Çekerdim adını tane tane tesbihimde
Sevda sevda sevda aşkım
Dergahtakiler berzahtakiler secdedekiler
Samimi değillerdi zikirlerinde benim kadar

Oysa damarlarımda sen akardın
Zihnimde gürül gürül sen çağlardın
Uyurdum uyanırdım hayalimdeydin
Seni mırıldanırdım tatlım tatlım
Doymazdım sana bakmaya resimlerine
Erir dalar giderdim kendi kendime
Esir alırdın benliğimi
Büyülerdi sesin nefesin kalbimi
Aynaya baktığımda kendimi göremezdim
Seni görürdüm bana benzerdin
Ben olurdun seni görürdüm sana benzerdim


Unutsun demişsin sabahlara
Alsın haberimi yıldızlardan
Yığılıp kalınca geçmiş içimde
Acıma bana vur anılarla
Eski esintilerle kendime geleyim
Bilirdim istemezdin beni unutmayı
Kalıp gittin zihnimin kuytularında
Bir tablo gibi ilk halinle
Yağmurlar yağardı seni düşünürken
Seni düşünürken yağmurlar yağardı

Sana giderken deli doru tay olurdum
Çatlarcasına koşardım nefes nefese bilmedin
Hellenistik zaferler kazanırdım bilmezdin
Gece gündüz kavuşmaya planlar yapardım
Bir hatıran için sabahlara kadar uyumazdım
İnsanlar işlerine rızkına giderken
Yorgun argın yatağa düşerdim
Kendimi uykuya hayallerimi adına
Sayıklaya sayıklaya teslim ederdim
Vefa düş yorganına sarıla sarıla
Sesin düşerdi dediklerini ezberlerdim

Pencereye durur uzaklara bakarmışsın
Göğe dağılırmış ufukları tutarmış aşkım
Gülümsermişsin iç geçirirmişsin
Kendine acı tırnaklarını yermişsin
Hep yanına yürüdüm
İçime seni doğraya doğraya
Ağlardım adına sevda
Deli sanırlardı rüyalardan uyanırdım
Ne yapsam takıldım kaldım hatıralarına
Bitecek acı son gemi yanaştığında limana
Gündüz şehrinden gelen yolcuları kollardım
Geceleyin nöbet tutar yıldızlara bakardım
Bir haber varmı acımıştır belki
Arardım hayalini sesini

En çok geceyle dertleşir hemhal olurdum
Kimse görmesin bilmesin duymasın
Türküler yakar besteler yapardım
Tek başıma kışta kıyamette
Dağlara vururdum kendimi hasret içinde
Ey nurlu kadın ey sevda
Yanardı içim kaynardı gönlüm
Akkor olurdu bakışlarım
Ay doğardı gözlerimden
Hayat canlanırdı sözlerinden
Kapında beklerdim gün boyu
Bir kırıntı umut için
Beni imtihan etmek istemişsin
Test olsun ders olsun bu sana demişsin

Unuttun dalıp sana kandığımı
Unuttun hasretinle yandığımı
Şehir şehir sokak sokak anardım adını
Cebimde gezdirirdim son mektubunu
Kar yağdı diz boyu
Düşlerin sesin yağdı lapa lapa
Ondan bıraktım kendimi karlara
Sinemalarda afişlerde adın vardı
Kayıtsızlığın deldi içimi yaktı
Aşkına ölümüne