Dünya emrinde olsa, emânet verilenler
Sahte yüzler tavırlar, kürküne serilenler
Menfâât uğrunaysa, riyâyla övülenler
Ahret mizân gerçek, kaçılacak yer mi var?

İmtihanlar çeşitli, kimi vardan sorulur
Yüzler farklı olur, insan oğlu yorulur
Ceninken bebek olup, bir kundağa dürülür
Ahret mizân gerçek, kaçılacak yer mi var?

Yüzüne dostum deyip, sırtından vuran mıyım?
Ağyâr ansızın vursa, kayıtsız duran mıyım?
İnanıp güvendiysen, tuzaklar kuran mıyım?
Ahret mizân gerçek, kaçılacak yer mi var?

Safını belli etsen, ömrüm ömrüne feda
Gözüm nuru dediğim, o ne işve naz eda?
Ruhumu dinlendirir, sohbetindeki seda
Ahret mizân gerçek, kaçılacak yer mi var?

Canım yoldaşım dedim, sadakatini gördüm
Liyâkâtini tarttım, sevda köprüsü ördüm
Musadakâte hayran, vefakâra mı kördüm?
Ahret mizân gerçek, kaçılacak yer mi var?
*
Can boğaza gelince dur diyebilir misin?
Gönüle kar yağınca, durdurabilir misin?
Hayat iki nefesdir, hükmedebilir misin?
Ahret mizân gerçek, kaçılacak yer mi var?

Nigâr Bedirhan