1
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
821
Okunma

Karlar lapa lapa başına yağdığında
Üşüyen gönlüne doğan sabah güneş ben olsaydım
Ukbaya varmadan yürüdüğün dünya yoldun da
Sana varan yol seni güldüren ben olsaydım
Saçların rüzgârda dört bir yana dağıldığında
Dağılan saçlarına sımsıkı sarılan ben olsaydım
Hasretlik içinde bir damla gözyaşı döktüğün anda
Gözünde akan hasreti silen gözyaşı ben olsaydım
Bir an yürürken önün karanlık olduğunda
Önünü aydınlatan ışık ben olsaydım
Dertlerini gökyüzünde yıldızlara anlattığında
Dertlerine derman olmak için seni dinleyen ben olsaydım
Gönül evin çok sessiz olduğu zamanlarda
Kapında oturan kapını her an çalan ben olsaydım
Kahkaha ile gülmek istediğin gülemediğin anda
O gamzene dolarak seni güldüren ben olsaydım
Yanağına konan gülümseme soğuduğunda
O gamzeni öperek sımsıcak öpen ben olsaydım
Duymadan görmeden inanmayı istediğin anda
Gönlünde aşk ile gönül kapında ismini haykıran olsaydım
Aşk duygular ile anlatılır bana anlatan yok dediğinde
Sana en güzel aşk duygularını anlatarak sarılan ben olsaydım
Eğer bir gün yaşamak için sebep arayıp bulamadığında
Binlerce yıl yaşaman için yaşama sebebin ben olsaydım
Dudakların hicran ateşi ile titrediğinde
O baldudaklarını öperek titremesini durduran ben olsaydım
Dünyanın meşakkatinden usanıp her şeyden vaz geçtiğinde
Bir vazgeçilmezin olarak bir ben olsaydım
Kelimeler heceler sana sus dediğinde
Sana kelime hece olarak gönlüne doğan ben olsaydım
Şiirler yetim kalıp kaleminden dökülmediğinde
Şiir şiir kaleminde yazan kalem ile ilham prensi ben olsaydım
Her dokunan yüreğinde acılar bıraktığında
Acılarını alan seni acısız bir ömür boyu güldüren ben olsaydım
Hayallerin bir an solduğu cansız kaldığında
Hayallerine can olmak için tüm hayallerim bu canımla senin olsaydı
Kul Mehmet’im aşk böyledir gönlünde vermeden yaşanılmaz
Bir şey verip yârden bir şey almadan da sanmayın tat alınmaz
Bu dünya hanında bir gülümseme olmadan canan ’sız yola çıkılmaz
Her sabah tatlı cananın yüzüne bakarak gülümseyen ben olsaydım
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-