42
Yorum
82
Beğeni
0,0
Puan
2001
Okunma

“Eşya fena ve zevale" = Fâni olmaya ve yok olmaya gitmemenin mutlak belirtisi…
ol dendikçe hamlık seçti içimiz ve dışımız nefsinin elinde
gurur ve kibrin içinde kaybolduk bu dünyanın şehvetinde
*
“Cenâb-ı Hakk’ın bir “ol” demesinde
Muhakkak ki de kutlu bir hikmet doğar
elbette ki görkeminde de sırlı bir maksat var
tüm den her şeyin insan için yaratılmasında da
İlâhî kudretin sür’atle nüfuz ettiğini de
bize anlatır işte “O” bu anda
bir de buna Hak Teâlâ varlığının gücünü katar
eşyanın fena ve zevale gitmediğin-indir
bunlar ki açık ve seçik Kadir’in mutlakın bir belirtisidir
“daire-i kudretten daire-i ilme geçiyorlar” buyrulur
eşyayı hiçbir deneme ve yanılma olmaksızın
bizi bir anda Yaratanın sonsuz gücüdür bu
Nitrojen oksijen ve küçük bileşimlerle
nasıl ki bize elzem olan havayı bir “ol’la” yarattıysa
ve Hidrojen ve oksijen de “O”nun bir “ol” emriyle
nasıl da hemencecik su olu verdiyse
yenilen gıda bir süre sonra da
ardından da et kan saç ve tırnak olu vermedi mi
farklı farklı “ol” Emirlerinin o muhteşem görkeminde
rahimde ki nutfenin istediği anda “alâka” olması da
yine “O”nun bir “ol” emriyle değil midir
bu emir ve benzerleri aralıksız tekrarlanınca
İlâhî kudret ve irade o tohumu halden hâle evirip de çevirir
ve sonunda insan evlatları vücut bulup dirilir
sular kaynaktan çıktığında o her an dupdurudur
doldurur insanın kana kana içini
kaynaktan kopup da denize gömülene kadardır
toplayıp duruşu içine bu dünyanın pisini ve kirini
Gâlû bela da verdiğimiz sözü ne çabuk unuttuk ki
oysa biz günah dolu olan bu miskin ve rezil hayatları
kurgulu ve geçici hayalleri hep tercih etmedik mi
hiçbir şeyimizde de şükrü bilmeden oynadık yedi cüceleri
hiç bir an geldi mi umurumuza
görmedik bile gözümüzün önünde ki mucizeleri
iblisi bile kaçırtan şarlatanlıkları işlerken ruhumuza
hep oldum deriz de ben ne olacağım mı demeyiz
kul hakkım hiç yok mu diyorsun yediğin haklarıyla
bizler ne hikmetsiz ne biçare insanlarız
şu an bir anda da kabir geldi usuma
bin pişman halde çırpınıp da duran güruhun feryatlarıyla...
(05.03.2016) AZAP…