Ben hayatım boyunca çok şey kaybettim. İnsan, şehir, zaman, güven, umut… Bazılarını aramadım bile; bazılarını aradım ama bulamadım. Kaybetmek benim için alışılmış bir acıydı artık. Ta ki seni tanıyana kadar. Sende ilk kez korktum. Kaybetmekten. Yoksun kalmaktan. Sesinin sabahlarıma uğramamasından, gülüşünün kalbimdeki odaları aydınlatmamasından, adının içimde yankı olmaktan kesilmesinden… Ben ilk kez sende birini kaybetme ihtimalinin insanı nasıl tir tir titrettiğini öğrendim. O titremeyi sakladım, göstermedim, çünkü bir erkeğin en derin korkusu çoğu zaman suskun olur. Bilir misin; insan sevmediğini kaybetmekten korkmaz. Seni kaybetme korkusu benim sevgimin en sessiz kanıtıydı. Sana hiçbir zaman söylemedim ama bir gün ansızın çekip gidivereceksin diye içimde hep bir ürperti durdu. Bazen geceleri sanki kapı çalacak ve sen o kapıdan içeri değil dışarı çıkacaksın diye düşündüm. Ben gidişlerden yorulmuştum. Ama sen gidersem ölürdüm sandım. Abartı değil; sen benim için kaybetmenin en ağır ihtimaliydin. Sana baktıkça düşmemek için tutunduğum bir dal gördüm; bir dal ki kırılır diye dokunamıyordum. Sevdiğim için değil, kıymetli olduğun için. İşte bu yüzden en küçük susuşun içime vurdu, en hafif kırgınlığın günümü bozdu, en kısa yokluğun nefesimi kesti. Duygusal değil, gerçekti bu: Ben kaybetmeyi bilirdim, ama seni kaybetmeyi öğrenmek istemedim. Bir erkek bir kadından korkarsa bu korku güçsüzlükten değil, değer vermekten doğar. Sen benim değerimin en kırılgan yerindeydin. Bir adım geri çekilsen, dünyamın dengesi bozulurdu. Seni kaybetmekten korktuğum için bazı cümleleri yuttum, bazı öfkeleri sakladım, bazı haklılıklarımı bile bırakıp huzurunu seçtim. Erkeklik değil, sevgiydi sebebi. Çünkü bazen en büyük cesaret, “Gitme,” diyememektir. Ve inan, bütün korkularım arasında en sessiz ama en derin olanı sendin. Hâlâ öyle. Aşkın tefsirine bu ayeti ekliyorum: “Bir kadını kaybetmekten korkan erkek, kalbini çoktan ona teslim etmiştir.”
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.