İntikam alıp da sonunda pişman olmaktansa, affedip de pişman olmak daha iyidir. cafer b. muhammed
sami biberoğulları
sami biberoğulları

AMANIN NİNELER UN ELER DÖNERLER

Yorum

AMANIN NİNELER UN ELER DÖNERLER

15

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

2732

Okunma

AMANIN  NİNELER  UN  ELER  DÖNERLER

AMANIN NİNELER UN ELER DÖNERLER


Kızının hamile olduğunu öğrendiği günden beri Perihan Teyze’nin gözünde hep aynı hatıra canlanıyordu: Kızı Gülsüm’ün istendiği gün.

O gün Perihan Teyze iyice burnunun ucuna inmiş olan yakınsak-ıraksak her türlü özelliği bünyesinde toplamış olan , ortasından sakızla yapıştırılmış ve bardak dibi kalınlığındaki gözlüğünü biraz daha yukarı kaldırdı. Karşısında, bahçedeki ağacın tüm dutlarını yemiş bülbül gibi süklüm püklüm oturan delikanlıyı, onun yanındaki protez dişli kadını ve kafasındaki iki tel saçının birini sağa, birini sola doğru taramış olan yaşlı adamı tepeden tırnağa süzdü. Sonra yanında iki yüz yirmi volt cereyana kapılmış gibi titremekte olan kocası Şerafettin’e döndü.

-Şerafettin kim bunlar? Niye gelmişler?
-Kızımız Gülsüm’ü İstemeye gelmişler nûr-u aynım.
-Kaynım mı? Ayol benimle dalga mı geçiyorsun? Ben kardeşlerimi tanımayacak kadar yaşlı mıyım?
-Kaynım değil hayatım. Bunlar görücüler. Kızımız Gülsüm’ü istemeye gelmişler.
-Yemeğe mi gelmişler. Hoş gelmişler…Baş üzre gelmişler de kim bunlar?

Kıvırcık amca söze girdi.
-Efendim biz Allah’ın emri ile kızınız Gülsüm’ü oğlumuz Bahtiyar’a istemeye geldik. Allah nasip ederse dünür olacağız.
-Oh oh maşallah…Nereye müdür olacaksınız? Hem siz niçin geldiniz ben hâla anlamadım.

Protez dişli teyze de lafa girdi.

-Perihan Hanımcım. Allah’ın emri, peygamberin kavliyle kızınız Gülsüm’ü, oğlumuz Bahtiyar’a istemeye geldik.

Perihan Teyze kocasın döndü.
-Şerafettin..Bunlar bize hıyar mı dedi yoksa ben mi yanlış anladım?
-Of be hanım. Oğlan’ın adı Bahtiyarmış onu diyor ?
-Haa anladım. Sanırım bizim Gülsüm’ü istemeye gelmişler. Neden söylemiyorsun iki saattir?

Kızına seslendi sonra.

-Kızııımmm. Haydi sen de kapı arkasından laf dinlemeyi bırak da bir kahve yap misafirlerimize. Hem şu zavallı çocuğun elindeki pırasaları al da öğlene güzel bir zeytinyağlı pırasa yap.

Şerafettin Amca, Perihan teyzenin baldırına bir çimdik attı.

-Hanım görmüyor musun damat adayımız zambak çiçeği getirmiş. Ne pırasası.

Şerafettin amca, kıvırcık amcaya sordu?

-Beyefendi ne işle iştigal edersiniz?
-Efendim benim bir çiftliğim var..Ben ve oğlum besicilik yaparız.

Perihan teyze merakla sordu:
-Ne diyor ne diyor?
-Baba-oğul besicilik yapıyorlarmış.
-Ben yan kesiciye kız vermem. Onu ne hakimler, doktorlar, mühendisler istedi vermedim de bir yankesiciye mi verecem.?
-Yan kesici değil hanım besici, besiciiiiii

Sonra Kıvırcık Amca’ya döndü Şerafettin Amca
-Efendim mazur görün bizim hanımı. Kulakları az hafif işitir de.

Takma dişli teyze kocasının kulağına fısıldadı.
-Ay ne hafif işitmesi. Bu düpedüz sağır.

Perihan Teyze atıldı.
-Şerafettin bu ihtiyar kadın kime sağır diyor?
-Ah be Sultanım. İşine geleni duyuyorsun, işine gelmeyeni duymuyorsun.

Az sonra Gülsüm kahveleri getirdi. Kahvenin yanında lokum da ikram etmişti. Perihan Teyze yarım kilo lokumu mideye indirirken zavallı Protez dişli teyze bir alt protezi bir de üst protezi yerlerine yerleştirmeye uğraşa uğraşa ancak bir tane yiyebildi lokumdan.

Bunları hatırlıyordu Perihan Teyze. İstememiş, baya direnmiş ama sonunda validenin, pederin değil kaderin dediği olmuş ve kızı Gülsüm, Seferihisar’ın en tanınmış Besicilerinden Haydar Ağa’nın ve Tıkır Tıkır Mahmure Teyze’nin tek evlatları olan Bahtiyar ile dünya evine girmişti. Daha dün çiçeği burnunda bir gelin olan kızı, şimdi karnı burnunda bir anne adayıydı.

İzmir’in merkezinde yaşayan Perihan Teyze emeklilik yaşı çoktaaan gelip geçmekte olduğu halde ve bazen sınıf diye müdürün odasına girecek, bazen sınıf tahtası yerine sınıfın duvarlarına yazı yazacak kadar yaşlanmış olmasına rağmen aşk ile, şevk ile öğretmenlik mesleğini sürdürdüğü için devamlı kızının yanında olamıyordu. Bu durumdan da oldukça rahatsızdı…Rahatsızlığı kızına yardımcı olamamaktan çok, dünürlerinin bir katakulliye getirip doğacak çocuğa kendi uygun görecekleri ismi koyabilecekleri endişesinden kaynaklanmaydı.

‘’Aman Allah’ım mümkünü yok ben kucağıma alamam adı Haydar ya da Mahmure olacak olan bir torunu… Iyyyy hele hele de Mahmure…Rastık çekerek Mahmure…Yastık dikerek Mahmure…Yaşar yuvada kuş gibi…Sek sek sekerek Mahmure…Tıkır tıkır da şıkır şıkır da Mahmure…Allah korusun.’’ Diye geçiriyordu içinden. O’na göre çocuğun adı Perihan ya da Şerafettin olmalıydı. Tabii ki cinsiyetine göre.

Perihan Teyze sırf bu yüzden o güne kadar almadığı bir cep telefonu satın aldı. Tabii ki en şiddetli titreşime ve en yüksek volümlü sese sahip olanlarından. Sık sık kızını arıyor ve ona sıkı sıkı tembih ediyordu. ‘’ Kızım bak doğacak torunuma Haydar ya da Mahmure ismi koyduracak olursan hem kendi sütümü hem de bakkal Hüsamettin Amca’dan satın aldığım tüm pastörize SEK sütleri sana haram ederim. Ne yap yap o isimleri koydurma’’ diye resmen şantaj yapardı zavallı Gülsüm’e.

Oysa Mahmure de Bahtiyar’ı sıkılamaktaydı: ‘’ Bana bak oğlum ola ki doğacak torunumun adını Şerafettin, Hele hele de Perihan koyarsan, Gazi Paşanın Yunan’ı deniz’e döktüğü gibi ben de seni Kordon’dan denize sürerim. Bilmiş olasın’’ diyerek.

İşte bu dünürler arası rekabetten dolayı ne Gülsüm’ün yüzü gülebilmekte, Ne de Bahtiyar garibim, eşinin hamileliğini duydukları andan bu yana bahtiyar bir gün geçirebilmekteydi. Perihan Teyze de , Tıkır Tıkır Mahmure Teyze de ‘’Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır’’ diyerekten birbirlerine girmiş vaziyetteydiler ve bu savaşta tarafsız ülke olmak oldukça zordu.

Perihan Teyze her ne kadar çalışan bir kadın olsa da gelenek ve göreneklerine son derece bağlıydı. Mesela onların evde bakkaldan ya da fırından ekmek alınmaz , ekmeği bahçede sac üzerinde Perihan Teyze yapardı. Tabii ki Pazar günleri.

O gün, günlerden Pazardı. Perihan Teyze Bahçeye tezgahı kurdu. Büyük bir hamur teknesi, Bir çuval kadar un, Su, Tuz, Maya filan derken işe unu elemekle başladı. İçindeki topakları attıktan sonra tekneye boşalttı. Üzerine su, tuz ve mayayı da ilave edip yoğurmaya başladı ki birden sağ tarafından gıdıklandığını hissetti.

-Şerafettin…Elleşme len. Ne ayıp bahçe ortasında…
-Şerafettiiinnn. Sana diyorum elleşme…Görmüyon mu elim kolum un-hamur içinde…
-Şerafettin şimdi kafana odunu yiyecen ha..

Etrafına bakındı. Ortada ne Şerafettin vardı ne de başka bir Allah’ın kulu. İşte o zaman telefonunun titreşiminin kendisini uyardığının farkına vardı. Oysa zır zır da çalmaktaydı telefon. Ama duymamıştı sesini.

Eli kolu un içinde olduğu için telefonu cebinden çıkarması mümkün değildi. Yeğenine seslendi.

-Haceeeerrrr kız koş koş.

Az sonra kırmızı yanaklı, on bir , on iki yaşlarındaki yeğeni Hacer yanına geldi

-Buyur hala ne oldu?
-Kızım telefon çalıyor…Su şalvarın cebinden çıkar da bir bak bakalım kim arıyormuş?

Hacer hâla ısrarla çalmakta olan telefonu aldı ve açtı. Sonra halasına döndü.

-Halaaa…Seferihisar Hastanesinden arıyorlar.
-Sivri biber pastanesi mi? Bir pastaneye koyacak başka isim bulamamışlar mı? Hem ben size yapacam pasta. İhtiyacımız yok de kapat gitsin.

Hacer çıkartabileceği en yüksek sesle bağırdı.

-Yok hala pastane değil hastane…Gülsüm ablam doğum yapmış…Bir kızı olmuş. Nine olmuşsun nineeee… Onu diyorlar.

Perihan Teyze ayağa kalktı ve ellerini açıp ‘’ ya Rabbi şükür ‘’ dedikten sonra Hacer’e telefonu kulağına dayamasını söyledi. Arayan damadı Bahtiyardı.

-Bahtiyar yavrum. Gözümüz aydın olsun. Gülsüm nasıl? Bebek iyi mi?
-Allah razı olsun ana. Gülsüm de bebek de çok iyiler. Ellerinden öpüyorlar. Annem ve babamın da çok selamları var.
- Aleyküm selam evladım ( Bu sefer nasılsa anlamıştı konuşulanları ) Eee ne koyacaksınız torunumun adını bakayım?
-Anacığım bir görsen o kadar şirin ki. O bakımdan biz adını Şirin koymaya karar verdik.

Bu durum Perihan Teyze için bir şoktu ama yine de merak etti.

-Peki anan ne diyor bu duruma?
-Valla ana, adeta kudurdu bu habere. Çok kızdı ama zamanla alışacak.

Perihan Teyze rahatlamıştı. Madem ki Tıkır Tıkır Mahmure sinir olmuştu o halde kendisi göbek atabilirdi. Telefon konuşması bittikten sonra Hacer’e sesledi yine.

-Kız Hacer. Git gramafonu getir. Bir de kasap havası koy. Şurada bahçede göbek atacam.

Hacer’’ Gramafon mu kaldı be hala’’ diye söylenerek gitti ve içeriden bir radyo getirerek rast gele bir kanal buldu.

Perihan Teyze Kasap havası eşliğinde göbek atıyordu güya oysa radyoda Şakir Öner Günhan’dan nostaljik bir Türkü vardı.

‘’ Amanın nineler, Un eler dönerler ‘’

NOT: ‘’Gayet NET muhabbetler ‘’ dizimiz yarından itibaren kesintisiz devam edecektir. Bu öyküm, verdiğim bir sözün gereği olarak çok değerli bir arkadaşıma armağanımdır. Umarım beğenir.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Amanın nineler un eler dönerler Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Amanın nineler un eler dönerler yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AMANIN NİNELER UN ELER DÖNERLER yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Erzurumlu Selim
Erzurumlu Selim, @erzurumluselim
21.2.2012 22:01:57
Harikasın Hocam yüreğin ve kalemin dert görmesin..selamlarımla
su_misali(Gülhun Ertilav)
su_misali(Gülhun Ertilav), @su-misali-gulhunertilav-
21.2.2012 16:49:43

yazılarınızı elimden geldiği kadar ilgi ile takip ediyorum

bazen yorum bırakıyorum bazen yorumsuz kalıyorum affola (işlerimin yoğunluğundan)

kutluyorum dost kalemi yürekten

saygılarımla




glenay
glenay, @glenay
21.2.2012 15:05:02
8 puan verdi
İki yerde kahkahalarımı salıverdim. Gerçek gibi anlatmışsınız o kulağı sağır olup duyulmayan bölümler bir numara. Benim babam da duymazdı,bağıra bağıra konuşurduk.Kulağının açıldığı zaman mı oluyor ne, o zaman da ne bağırıyorsunuz diye kızardı.Velhasıl sağır biriyle yaşamak
olayın dışındakileri güldürür ancak. İçindekiler ise illâllah derler..

torunum Barış olduğundaki duygularımı yaşattınız. Kimbilir bu güzel olayın, dünürüm sayesinde
nasıl burnumdan geldiğini de yazarım..

Tebrikler,

selâm ve saygılar..
Seher_Yeli S.ZerrinAktaş
Seher_Yeli S.ZerrinAktaş, @seher-yelis-zerrinaktas
21.2.2012 14:37:19
10 puan verdi
Anneanneye ve toruna sağlıklı, mutlu bebaraber yaşayabilecekleri uzun bir ömür diliyorum.
Sizinde emeğinize ve yüreğinize sağlık. Güzeldi. Saygılarımla...
inci*
inci*, @inci-
21.2.2012 13:35:27
:)))
ellerine sağlık....
Ve
Veysel Başer, @veyselbaser
21.2.2012 10:31:38
Merhaba Hocam,

Bana kızdı, o nedenle yorum yapmıyor deme. Ben, yazıdaki bir faklılık, anlatım bozukluğu ya da konusu beni duygulandırırsa, bende iz bırakırsa yorum yapıyorum. Bugün çok farklı bir eleştirde bulunacağım.
Öyküne ayılıp bayılanlar,methiyeler düzenler olabilir. Eleştiri yaparken onlardan etkilenmem.
Bugünkü öykün bana göre zorlama olmuş. Daha önceki öykülerinizin bazılarındaki abartı bile okuyana doğal gibi geliyordu. Göze batmıyor, askine keyif veriyordu. Mizahi öykü yazmanının ustalığı da buradaydı. Siz bunu gayet güzel başarıyordunuz.
Bugünkü öykünüzde bunları göremedim. Sürahi hanım atışmaları okudum. Ama, kişilerin Sürahi hanım ve atıştıkları kişiler gibi olmadıkları belli oluyor. Bana öyle geliyor ki, bu öyküyü yazarken siz de pek keyif almadınız.
Hassas bir yapınız var. Böyle yazdım diye bana gücenmeyin. Otobüste, yanına oturan afetle(!) ilgili, şarkılarla destekteklediğin o öyküyü çok beğendiğimi söylemiş isem, bu öykünün de zorlama güldürmeye yönelik olduğunu söylüyorum.
Öyle sanıyorum ki, bu eleştirimin size çok fazla yararı olacaktır.
Başarı diliyorum. Saygılarımla.
canandemirel
canandemirel, @canandemirel
21.2.2012 10:17:39
Günaydın, yine güzel bir öykü okudum..Hem de çok gülerek...
Diğer öyküyünün devamını bekliyorum, sevgiler....
Remziye DEMİR ÇİÇEK
Remziye DEMİR ÇİÇEK, @remziyedemircicek
21.2.2012 10:17:04
Harikaydı...Sabah sabah güzel bir enerji aldım diyebilirim. güzel bir anlatım, sade ve pürüzsüz...Kaleminiz daim olsun...
siyahgecem
siyahgecem, @siyahgecem
21.2.2012 10:10:25
10 puan verdi
merhaba arkadaşım her ne dense çocuk senin ama derdi ninelere düşer dedelere değil bir rekabettir gider işte yine gülmekten gözlerimden yaşlar gelerek okudum güzel yüreğin var olsun arkadaşım yazılrını hayranlıkl okuyorum sevgilerimi yolluyorum arkadaşım kalemin susmasın emiiiiiiiiiiiiiii:)
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
21.2.2012 07:57:06
yine harikasınız
ne olursa olsun siz yazın hepsi ayrı güzel oluyor
kutlarım gönül sesinizi saygılarımla
takipteyiz herdaim
ek
ekbenem, @ekbenem
21.2.2012 07:11:38
Çok güzel hocam tebrik ederim
Etkili Yorum
Esmize - Perihan Kılıç
Esmize - Perihan Kılıç, @esmize-perihankilic
21.2.2012 06:38:24
10 puan verdi
BAYILDIM...BAYILDIM...BAYILDIM...BAYILDIM...BAYILDIM...BAYILDIM...BAYILDIM...BAYILDIM.

Sami hocam sen bir tanesin..O ne güzel ben...Ben bana BAYILDIM...Şirinim boncuk gibi kucağımdan bakar bakışına BAYILDIM, Dünürümle beni bir yarışa sokmuşsun ki galip gelmişim Ona BAYILDIM velhasılı kelam bu hikayede yer alıp,böylesine usta bir kalemden gülümseten güzel bir hikayenin kahramanı olmaya BAYILDIM...Sonunda un elediğim için eleğime BAYILDIM..vel hasılı kelam tüm hikayeye BAYILDIM::::O resimde sanırım Şirin 36 saatlik "neşter" amcası kucağıma verip hüngür fışkır ağlaştıktan sonra geçen ilk 36 saat..İnanılmaz güzel bir duygu kollarında bir melek tutmak... az biraz sizin de dediğiniz beni yaşlandırdıkları için hala damadıma ve kızıma kızgınım ama o ŞİRİn var ya ŞİRİN aldı gitti tüm kızgınlığımı...

Gelelim senin ifadeni almaya bu güzel jest için ne desem şimdi..

Değerli dost anne baba duası aldığıma inanıyorum ve onların bir duası vardır her zaman bizlere “Allah iyilerle karşılaştırsın.”derler...Ve hamdolsun ki bu hep böyle oldu..Hayatıma anlam katan kardeşliği arkadaşlığı bana gurur veren kimselere nasip olmayacak kadar güzel dostlarım oldu.İşte onlardan biri de sen oldun..Daha ilk anda bu kaleminden akan bu dostluğun sıcaklığını hissettim samimi insan sevgisi ile dolu esprili bir o kadar da derin duyguların hakim olduğu çok yönlü bir dost…Övgü değil ki beni tanıdığını,asla yapmacığa kaçmayacağımı bildiğini ben de çok iyi bilirim.. gerçekten söylediklerim seni Sami hocam anlatmaya yetmeyebilir..O yüzden gerçekten BİR TANESİN...

her şey için.... Şirin'imle seher vakti okuduğum güzel bir hikayenin içine böylesine değerli bir kalemce yer bulduğum için her zaman beyefendi saygı değer bir dost arkadaşım kardeşim olarak yanımda varlığını hissettiğim için binlerce teşekkürler

Esmize - Perihan TUNÇOK K tarafından 2/21/2012 6:41:30 AM zamanında düzenlenmiştir.
tacettin yıldırım
tacettin yıldırım, @tacettinyildirim
21.2.2012 05:56:48
-Baba-oğul besicilik yapıyorlarmış.
-Ben yan kesiciye kız vermem. Onu ne hakimler, doktorlar, mühendisler istedi vermedim de bir yankesiciye mi verecem.?
-Yan kesici değil hanım besici, besiciiiiii

koptum hocam inan bu alemde teksin tek sevgiler
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA, @erayozgorsarikaya
21.2.2012 01:12:20
öncelikle o bebek ne öyle yarabbimdudaklara bak öpüp koklayasım geldi ben bebek özlemişim torun sahibi olabilirim artık galiba yok ya daha annenne olmak için gencim neyse hikaye çok güzeldi hocam kasap havasınla göbek nasıl atılır çokmerak ettim halay çekselerdaha iyiydi galiba tebrikler yüreğin var olsun
sevgiler selamlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL