Genç adam bu gün çok mutluydu onun için yerinde duramıyordu. Aklına yine akşam yaşadıkları geldi ve kendi kendine güldü.’’Vay be sonun da oldu teklif ettim ve kabul etti’’dedi.Aklı hep sevdiği kadındaydı ama sonra içini bir hüzün kapladı ‘’ya o da bana aynısını yaparsa ya bırakıp giderse ya annem’’dedi ve boğazına bir şeyler düğümlendi.

Aklına annesi geldi acaba ona haksızlık mı yapıyordu acaba annesini dinlemelimi di.Dün annesi buraya işyerine gelmişti perişan gözüküyordu kardeşi ve onunla konuşmak için yalvardı onu kovdular.Kız kardeşi az kalsın konuşacaktı genç adam kardeşini durdurdu.


Kafası çok karışıktı şimdi o da evlenecekti ve annesine güvenmişti annesi ihanet etmişti evleneceği kadına nasıl leneceği kadına nasıl güvenmeliydi Zaten aylardır ondan geciktiriyordu ama güvenmeliydi o yapmaz diye düşündü.


Yine annesi aklına geldi ‘’of anne bana bize neler yaptığının farkındamısın bize ne yaralar açtığının farkındamısın ama o benim annem o benim hayatımda ki ilk kadındı. Onun yerini hiçbir kadın doldurmamalı o hep özel kalmalı evet onu dinlemeliydim ona bir şans vermeliyim böyle olmamalıydı’’diye düşündü



Sonra babası aklına geldi iyide babası bunu haketmişmiydi Babasının suçu neydi ‘’ah babacığım ah ne kadarda çok acı çekiyor her gün daha da perişan oluyor’’ babası için endişe ediyordu.Allah korusun kendine zarar vermesinden korkuyordu.Annesi bunu nasıl yapabilirdi.Değermiydi babasında olmayıp da o adam da olan neydi o kadar mı aşıktı o kadar mı gözünü kör etmişti.Kocaman kadındı o yaşlıydı kırkını geçmişti insan o yaşta aşık olurmuydu hele ki anneleraşıkolamazdı. Genç kızmıydı aşkın peşinden koşucak kadar babasına bunu yapmamalıydı.



Onlara evlatlarına yapmamalıydı kız kardeşi ve küçük erkek kardeşi ne kadar perişan olmuşlardı.Küçük kardeşi hala daha düzelememişti o olaydan sonra çok sinirli olmuş bazende susar saatlerce konuşmazdı.Kendisini odaya kapatır saatlerce sessiz sessiz ağlardı.Kardeşine yardım edemiyordu ona ulaşamıyordu genç adam ne yapacağını bilemiyordu. Geçen gün okuldan çağırmışlar babası perişan olduğu için ağabey olarak o gitmişti.Öğretmeni çok şikayetçiydi ders çalışmıyor ve sürekli kavga ediyordu artık ağabey kardeşine nasıl yardım edeceğini bilmiyordu.Annesine kızgınlığı yine arttı dişlerini sıktı ‘’Allah kahretsin anne seni Allah kahretsin daha o on yaşında hiç mi yüreğin sızlamadı hiç mi annelik duyguların kabarmadı bu kadar çok bize yara açtın anne mutlumusun o adamla mutlumusun hayır mutlu değilsin dün ki halin perişandı daha beter ol daha da perişan ol pişmanlıkların seni yaksın kavursun Allah senin belanı versin geber anne’’Gözlerinden yaşlar akmaya başladı son zamanlarda beyini gözlerine komut veremiyordu gözleri dinlemiyor olur olmaz zamanlarda ve yerlerde ağlıyordu.İş yeri kalabalıktı kimse görmesin diye gözlerini sildi’’geberme anne ölme ne olur ölme’’dedi.


Kız kardeşini görememişti bu sabah işyerinde birlikte gelmişlerdi ama şimdi gözükmüyordu.Oda perişan olmuştu hatta bir gün ağlarken ben annem gibi olmayacağım çocuklarımı hiçbir zaman terk etmeyeceğim demişti bazen de sanki babasını suçlar gibi bakıyordu babasına o annesini affedecekti.Dün geldiğinde kendisi olmasaydı annesiyle konuşacak ve onu affedecekti. Buna izin veremezdi genç adam artık o hayatlarında olmamalıydı.Ama o daha küçüktü onsekiz yaşındaydı ve kızdı işte annesine daha yakındı.Bu kadınları anlamak mümkün değil diye düşündü.


Masasının üzerinde ki resme baktı çok güzeldi.Onu çok seviyordu onunla olmalı hayatını onunla paylaşmalıydı başka kimseyi hayatına koymayacaktı.’’O karısını aldatmayacaktı ama ya o.Hayır o annesi gibi değildi ve bende babam gibi değilim dedi’’.Babasının annesine ilgisizliği aklına geldi annesinin babasına kızması geldi.Annesi hep babasına’’bir kerede benimle ilgilen beni kıskan nerdeydin de kimleydin de ara sor ben senin karınım be bana kocammış gibi davran ‘’demişti aslında annesi haksızda sayılmazdı babası kendi halinde işinde gücünde hiçbir şeyi umursamayan bir adamdı.Ama sonra düşündü bunu yapması gerekmezdi mutsuzsa boşanmalıydı.Yok boşanamazdı annesi ile babasını ayrı hiç düşünmemişti.O onun anneve babasıydı hep yanın da olmalıydılar.


Yine güzel hayallere daldı.Düğünü yazın kır düğünü gibi yapacaklardı.Herkes gelecekti annesi hariç.’’Çok güzel bir hava olacaktı masmavi bir gökyüzü ve yemyeşil bir yer çok güzel olacak dedi’’.Sanki az önce ağlayan o değildi şimdi de çok mutluydu ve mutluluktan gülümsüyordu.İnsan oğlu çak garip diye düşündü duyguları an ve an değişebiliyordu.Mutluydu çünkü aşıktı seviyordu onu seven vardı ve sevdiği kadınla bir ömrü paylaşacaktı.Onu çok mutlu edecekti onu merak edecek onu dinleyecek susmayacaktı ve onun susmasına izin vermeyecekti.Babası gibi olmayacaktı bir gün annesinin babasına dediği aklına geldi.Annesi’’ beni susturma benim susmama izin verme eğer ben susuyorsam mutsuzum demektir’’ demişti.Aslında genç adam annesinin mutsuz olduğunun farkındaydı babası da susuyordu Demek ki oda mutsuzdu sorun neydi nerede yanlış yapmışlar ve kopmuşlardı.Hayat şartlarıydı belki de belki birbirilerinden yorulmuşlardı iyide neden bilmiyordu.Belki de yaşlandılar diye düşündü ama öyle olsa annesi bir başka adama aşık olmazdı ve kaçmazdı.


Sevgilisiyle de konuşmuşlardı bu konuyu evlenince hep konuşacaklar sorun neyse birlikte çözeceklerdi susmayacaklardı. Annesi ve babası gibi olmayacaklardı bunun için bir birilerine söz vermişlerdi.


Babası buzdolabın üzerindeki notu okumuşmudur acaba saatine baktı.Öyle yemeğine az kalmıştı ‘’o zaman ararım ‘’diye düşündü nasıl olduğunu merak ediyordu.Sabah çok kötüydü zaman geçtikçe düzeleceğine daha da kötü oluyor kendini çok yıpratıyordu.Akşam ki sürpriz ilaç gibi gelecekti herkese çok güzel olacaktı.Yine yüzü aydınlandı sevdiği kadını düşündü.Elini cebine attı kırmızı küçük bir kutu çıkarttı açıp içine baktı.İki adet alyans vardı bu akşam evde nişan yapacaklardı.Aile içinde olacaktı nişan merasimi onun ailesi yurt dışındaydı onlar katılamayacaklardı.Mutluluklar dilemişlerdi düğüne geleceklerdi telefonda dün akşam konuşmuşlardı.


Saatine baktı öğlen tatiliydi yemek saatiydi. Masasından kalkmadan babamı bir arayım merak ettim dedi.Sonra da nişanlısını arayacaktı kulağa ne kadar güzel geliyordu NİŞANLI.


Babasının telefon numarasını rehberden buldu.Bir dedi acaba akşamki süprisi söylesem mi dedi keyfi yerine gelir dedi.İki dedi çok sevinir düzelir belki biraz söyleyeceğim dedi.Üç dedi ara tuşuna bastı numara düştü. Telefonun arıyor sesi geldi VE.



ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
6.1.2012