Yazı ve şiirlerimde yabancı kelime kullanmayı sevmem. Zorunlu kalmadıkça kullanmamaya çalışırım. Başlıkta kullandığım yabancı kelimeler için peşinen özür dilerim.
-
Ortadoğu ülkelerinde görülen bir durumdan bahsetmek isterim.
Bir şekilde iktidarı ele geçirenlerin asla iktidarı bırakmama olayı.

Irak’ta halk Şii, yönetim yani Saddam Sünni’ydi. Aynı şekilde Suriye’de halk Sünni, yönetim Şii’ydi. Türkiye haricindeki diğer tüm Ortadoğu ülkelerinde demokrasi yoktu. İşte tam da başlıktaki gibiydi yani. Mutlak Azınlığın Butlan Çoğunluğa Tahakkümü!
Halen de öyle.
Ali gidip Veli gelse de değişen bir şey yok. Sözümona seçim yapılır sandıklar kapandıktan bir saat sonra iktidardakiler %93’le seçimi kazanır. Ya da birkaç gün beklendikten sonuç açıklanır. %93 almıştır iktidar.

Halk bu yönetimlerden öyle memnundur öyle memnundur ki bu durum asla değişmez.
Kanıksanmış bu durumu değiştirmek, değiştirmeye çalışmak kimsenin aklından geçmez, geçemez. Teşebbüs edenin, eleştirenin, kendisiyle beraber tüm sülalesinin sonu belirsizdir.

Ta ki dışardan birilerinin ……’nin Dostları Grubu’nu oluşturup arı kovanına çomak sokuncaya kadar bu ülkelerdeki durum mutlu mesut devam eder.
Arı kovanına çomak sokulduktan sonra ortalık karışır. Kalaşnikof’ları kapanlar eşkıyalığa başlar, iki üçü bir araya gelen kişiler grup oluşturur. Bilmem ne grubu, bilmem ne grubu.

Çomakçıların başında Amerika vardır, sonra da Rusya. Bir grubu Amerika destekliyorsa diğer grubu Rusya destekliyordur. Ortalıktaki toz duman biraz yatışmaya başlayınca birde bakarsınız ki ülke 5-10 parçaya bölünmüş. Her grup kahraman, her grup ülke kurtarmada. Ölümler falan doğal gelir. İnsan değeri bir keleş (Kalaşnikof) mermisi kadardır.

Bunun adı açılımdır.
Bunun adı Arap Baharı’dır.
Sahnede başrol Amerika’nın -yamağı İsrail-, diğer aktör Rusya -yamağı genelde İran’dır-.
Ne oldu ne bitti anlayamadan Rusya yanlısı Esat bir üfürükle devrilince Rus güçleriyle İran apar topar kaçtılar Suriye’den. Meydan Amerika ve İsrail’e kaldı. Özellikle İsrail’e…

İsrail o karışıklıkta Suriye’deki gemi, uçak, havaalanı, liman, tank, top füze ne varsa yok etti. Kafasına göre en kritik, en verimli yerleri işgal etti.

Rusya dünya jandarmalığından biri olmaya çalışırken şimdilerde tamamen silindi. Ukrayna ile savaşa tutuştu. Hiç ummadığı şekilde başına da bela oldu.

Bu günlerde, o karışıklıkta apar topar Suriye Cumhurbaşkanı yapılan 1982 Riyad doğumlu Ahmed Hüseyin eş-Şara’nın da pabucu dama atıldı. Artık adam yerine konulduğunu pek sanmıyorum. İşlevini tamamladığı için ıskartaya çıkarıldı sanki.

Gelinen noktada İsrail Suriye’de istediği yeri bombalıyor. En son Genel Kurmay Binası ile Cumhurbaşkanlığı Sarayını bombaladı.

Soru:

1- Şu an Suriye diye bir devlet var mı?
2- İsrail ve Amerika Suriye’de taş üstüne taş konulmasına izin verir mi?
3- YPG Suriye’nin belli bir bölgesinde mi devlet kurar, yoksa bu devlet Suriye’nin tamamını kapsar mı?

Göreceğiz.

ALLAH TÜRKİYE’MİZİ KORUSUN.
AMAN DİKKAT!

Suat Zobu

.