BENİ İSRAİL SONU 3

Siyonizm gide gide kanlı bir katliam felsefesine ulaştı. Bu yönüyle Yahudilik ve ona yurt aramak gibi masum bir düşünceyle yola çıkan Siyonizm’in veçhesi değişti. Artık o bir zulüm aracına dönüşmüş durumda. Hiçbir şekilde masum ve savunulur bir tarafı kalmamış durumdadır.

Yahudilerin Arz-ı Mevut hayaliyle Nil’den Fırat’a yurt edinme çabaları ve bu yolda yaptıkları bin bir zulüm, şiddet ve terör onların sonunu getirecek en büyük amil olacaktır. Dün Hitler zulmünü acı bir şekilde tatmış olan millet bu gün ondan daha şiddetlisini dünyaya ve özellikle Filistinlilere uygulamakta. Mazlum zalim rolünü benimsemekte, kendisine yapılanların intikamını başkalarından çıkarmaktadır.,

Mazlumların ahı yerde kalmaz, kalmayacaktır. Allah ile mazlumlar arasında perde yoktur. Elverir ki zulüm haddini aşsın. Bu gün bu sınır aşılmıştır.

Ancak bu olup bitenler Müslümanlar için bir uyarı niteliğindedir. İsrail’in Gazze’ye attığı her bomba Müslümanların üzerine düşmekte ve onların kendilerini sorgulamasına yol açmaktadır. Bu gün İslam Alemi derin bir uykudadır. Ehl-i küfrün Müslüman katliamı yapması onları derin uykularında sarsmaktadır, ama nedense bir türlü uyandıramamaktadır. Bu ne derin bir uykudur ki binlerce, milyonlarca Müslüman savunmasız kadın ve masum çocuk yaralanmakta, öldürülmekte, işkence altında yaşatılmaktadır. Doğu Türkistan’da, Myanmar’da, Mısır’da, Filistin’de, Irak’ta, Suriye’de Çeçenistan’da milyonlarca Müslümanlara zulüm yapılmaktadır.

Bu zulüm ne zamana kadar sürecek, bilinmiyor. Mehdi’yi beklemek mi lazım? Bunun yerine Müslümanları toparlanması, yönetimlerini sorgulaması gerek. Bu sorgulama nasıl olacak? Sosyal şartların zorlaması, bu tip olayların artması, yöneticilerin ona suskun kalması toplumları derinden etkileyecek elbette.

Zalim İsrail’in ve onun felsefesi Siyonizm’in Ramazan ayını Müslümanlara zehir etmesi, Coca Cola’nın tüm karını İsrail’e devretmesi, üstelik Bu yıl Ramazan hep aynı olacak sloganıyla alay edercesine reklam vermesi ne anlama gelmektedir. Şişelerin üstüne Müslüman isimleriNİ, Müslümanlara dünyayı cehenneme çeviren füzelerin üstüne Yahudi kızlarının isimlerinin yazılması olayın vahametini, Yahudi’nin aymazlığını, kendine olan aşırı güvenini ve dünyaya olan küstahça bakışını gösterir.

Bunca küstahlık, bunca saygısızlık, bunca şiddet daha nereye kadar sürecek. Elbette Müslüman toplumların uyanışına, toparlanıp kendine gelişine kadar. Müslüman Birleşmiş Milletleri, İslam ordusu ve gerçek İslam birliğini kuruncaya kadar. Elbette güçlü bir süper İslam devleti oluşuncaya kadar.

Kişisel olarak korkak olan Yahudi dünyada tesis ettiği Gizli Dünya Devleti’ne olan güveni, süper güç ABD’ ye dayanıp sırtını yaslaması ile güç ve cesaret bularak şirretleşmektedir. Kudurmuş köpek gibi saldırmakta, ağzından salyalar saçmaktadır. Onun ortakları bu zulme sessiz kalan öncelikle Arap devletleri, sonra diğer İslam alemi ve en son diğer dünya devletleridir.

Kafirler tek millettir. Bunu biliyoruz. Ya Müslümanlara ne demeli? Hani onlar bir elin parmakları, bir binanın taşlarıydı?
İnşallah o günleri de göreceğiz.


Ahmet Kemal