Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
turgaykurtulus
turgaykurtulus

Uyum ile Özgünlük Arasında Dengeyi Bulmak

Yorum

Uyum ile Özgünlük Arasında Dengeyi Bulmak

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

381

Okunma

Uyum ile Özgünlük Arasında Dengeyi Bulmak

Hayatın büyük sahnesinde kendimizi sürekli iki güçlü kuvvet arasında sıkışmış buluruz. Uyum sağlama dürtüsü ve öne çıkma arzusu. Bu, hassas bir dans, uyum ile bireysellik arasında bir ip cambazlığıdır.

Dünyayı, sayısız balıkla dolu kocaman bir okyanus olarak düşünün. Bazıları sürüler halinde yüzer, kalabalıkta güvenlik bulur, gümüşi pulları mükemmel bir uyum içinde birbirini yansıtır. Diğerleri, canlı ve benzersiz, mercan resifleri arasında dolaşır, bireysel renkleri farklılığın asi bir kutlamasıdır. Sen hangisisin? Hangisi olmak istersin?

Uyumun cazibesi güçlüdür. Kabul görme, ait olma vaatleri fısıldar. Benzerlikte, kendinden daha büyük bir şeyin parçası olduğunu bilmekte bir rahatlık vardır. Sonuçta sosyal varlıklarız. Atalarımız bir araya gelerek, ortak değerler ve inançlarla topluluklar oluşturarak hayatta kaldı. Bu içgüdü içimizde derinden akar, kenarlarımızı yumuşatmamızı, sesimizi kısmamızı, toplumsal beklentilerin arka planına sorunsuzca karışmamızı teşvik eder.

Ama bunun bedeli nedir? Kendimizi önceden var olan kalıplara uydurmak için şekillendirdiğimizde, süreçte temel bir şeyi kaybetmiyor muyuz? Yılların akıntılarıyla yumuşamış bir nehir taşı gibi, benzersiz hatlarımızın aşınma ve kıyıdaki diğer çakıl taşlarından ayırt edilemez hale gelme riskiyle karşı karşıyayız.

Öte yandan, farklı olmakta, ayrı durmaya cüret etmekte belli bir güç var. Bu, trend belirleyicinin, yenilikçinin, asisin gücüdür. Bunlar dünyayı şekillendiren, mevcut duruma meydan okuyan ve insanlığı ileriye taşıyan bireylerdir. Onlar, gecelerin karanlık gökyüzünü aydınlatan, arkalarında ilham izleri bırakan parlak kuyruklu yıldızlardır.

Ancak bu yol da kendi zorluklarıyla gelir. Yalnız durmak, incelemeye, eleştiriye ve bazen düşmanlığa davetiye çıkarmaktır. Herkesin sahip olmadığı bir karakter gücü, kişinin inançlarında bir kesinlik gerektirir. Ve öncü olmakla dışlanmış olmak, yolu göstermekle yolu tamamen kaybetmek arasında ince bir çizgi vardır.

Belki de gerçek sanat, bir aşırı ucu diğerine tercih etmekte değil, ikisi arasındaki dengeyi bulmakta yatar. Ne zaman uyum sağlayacağınızı ne zaman sağlam duracağınızı, ne zaman dinleyeceğinizi ne zaman sesinizi yükselteceğinizi bilmek önemlidir. Başkalarından öğrenmek için yeterince esnek olurken özünüze sadık kalmakla ilgilidir.

Bir ağaç metaforunu düşünün. Kökleri toprağa derinlemesine dalar, onu sıkıca yerine demirler. Bu kökler değerlerimizi, inançlarımızı, kim olduğumuzun özünü temsil eder. Ama ağacın dalları dışarı uzanır, rüzgarla sallanır, çevresindeki ortama uyum sağlar. Işığa doğru büyürler, diğer ağaçlarla iç içe geçerler, hem bireysel hem de daha büyük bir bütünün parçası olan bir örtü oluştururlar.

İşte hepimizin içinde bulunduğu dans budur iç benliğimiz ile etrafımızdaki dünya arasındaki sürekli müzakere. Bazen önderlik ederiz, yeni fikirler sunar, eski normları sorgularız. Bazen de takip ederiz, bizden önce gidenlerin deneyimlerinden öğrenir, çağların bilgeliği üzerine inşa ederiz.

Anahtar, öz farkındalıktır. Kendi doğanızı, güçlü ve zayıf yönlerinizi, arzularınızı ve korkularınızı anlamakla ilgilidir. Etrafınızdakilerin değerlerini gerçekten paylaştığınız için mi yoksa öne çıkma korkusundan mı uyum sağlamaya çalışıyorsunuz? Farklı olmak için mi farklısınız, yoksa dünyaya sunacak benzersiz bir şeyiniz olduğu için mi?

Evrensel bir doğru cevap yok. Bazılarımız, toplumu ileri taşıyan ritmi sağlayan istikrarlı ritim bölümü olmak için yaratılmıştır. Diğerleri ise hayatın melodisine renk ve heyecan katan yükselen sololar, beklenmedik doğaçlamalardır. Her ikisinin de değeri vardır. Her ikisi de gereklidir.

Önemli olan özgünlüktür. Uyum sağlamayı veya öne çıkmayı seçseniz de, bunu dış baskılar veya beklentiler yüzünden değil, gerçek benliğinizle uyumlu olduğu için yapın. Dünyanın daha fazla kopyaya ihtiyacı yok; tüm dağınık, karmaşık, güzel benzersizlikleriyle kendileri olmaya cesaret eden bireylere ihtiyacı var.

Unutmayın ki bu bir kerelik bir seçim değildir. Kimliğin tüm yönleri gibi, büyüyüp değiştikçe akışkan ve evrilir. Bugünün isyankarı, yarının barış yapıcısı olabilir. Takipçi lider haline gelebilir. Her deneyim, her etkileşim bizi şekillendirir, kimliğimize yeni katmanlar ekler.

Sonuçta amaç, ya tamamen asimile olmak ya da inatla her türlü etkiyi reddetmek değildir. Etrafımızdaki dünyayla anlamlı bir diyalog kurmaktır. Öğrenmek, öğretmek, büyümektir. İnsan deneyiminin geniş dokusunda yerimizi bulmak ve tasarıma kendi benzersiz ipliğimizi eklemektir.

O halde kendi dansınızı edin. Kendi şarkınızı söyleyin. İster koroyla uyum içinde olsun, ister tüm kuralları yıkan bir solo olsun, onu gerçekten kendinize ait kılın. Çünkü hayatın bu muhteşem senfonisinde her ses önemlidir, her nota bestenin zenginliğine katkıda bulunur. Ve işte bu güzel karmaşıklıkta, benzerlik ve farklılığın bu etkileşiminde insanlığın gerçek müziğini buluruz.

Turgay Kurtuluş

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Uyum ile özgünlük arasında dengeyi bulmak Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Uyum ile özgünlük arasında dengeyi bulmak yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Uyum ile Özgünlük Arasında Dengeyi Bulmak yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL