Yolun ötesinde çarmıhı gerili bir karıncanın yüce gönlüyle kendini aşağıya bırakacak bir fermanın eşiğinde iken dudaklarındaki ebruli gülüşlerin ötesiydi senin özgürlük marşın
Anka
Haritası ipince bir kağıda yazılı iken ayaklarına bağlı bir ankanın olmayan eliyle surürün göz nazarlarında mezara dönük yaşama ümidi ve de elinde yüz nur hatırı içinde ağıdı güneşinin kucağında intihar gibi..
Anka
Ölüm gücünde yalpalanmış bir delinin ipe asılması gibi,yutkunurken gözardı edilmiş bir sunayı ekberi sınanmış bir kediyi merhametten düşüren yine sensin
Anka

Bu bir ırmaktır şaraptan dökülen masmavi gözlere vurgun,
Temburumda eriyen bir nasır setrelenenlere bir vicdan yangınıdır
Aya sürdüğünde kalbi deşen
Mum gibi bir atlıyı dağlara ait bir sancaktır beni benden alan...
Anka

Nüansı kışlarında öten tarlasının gölgesinde bir yaradır yan yana yana yana,çukurda nasipten alan bir sümbül ve de bir çiçek gelinciği gibi huzurunda kafa kafaya bir rengin dizlerinde öte dura bir taşın uyuk halinde ayakkabıların başın önündeyken düşünmek
Anka
Akl atmazken küfür edilen bir çadır düşünceleriyle nişan hâlindeyken dönüp kalmak veyahut donuk
Anka..

Gezgiin imgeler