Bizlerden sadece ve sadece sevgi isteyen tüm hayvanlardan sevgilerini esirgemeyen gerçek insanları tenzih ederek...

-----------------------------------------

‘’Köpek bulunan eve melek girmez.’’ Hadis-i Şerifmiş bu. Kaynaklar da şunlarmış: (Müslüm 2104, Tirmizi 2955, Buhari 8c. 3749, 13c 5954 Nesei 4261)
-------------------------------------------
Yukarıdaki fotoğrafı ( 1 No lu resim.) bir sosyal paylaşım sitesinde görünce üzerinde uzun uzun düşündüm. Evet, gerçekten de hayat sadece insanlar için var olsaydı Nuh’un gemisinde hayvanların ne işi vardı?

Bu konuda kendi kendime düşünürken Nuh tufanı ile ilgili Kur’an ayetlerine bir göz atayım dedim. Baktım Nisa, En’am, Araf, Tevbe, Yunus, Hud, İbrahim, İsra, Meryem, Enbiya, Hac, Mü’minun, Furkan, Şuara, Ankebut, Azhab, Saffat, Mü’min, Kaf, Zariyat, Necm, Kamer, Hadid, Tahrim ve Nuh Surelerinde yani 114 Kur’an Suresinin 25 inde ve toplam 133 ayette Nuh Tufanı anlatılmaktadır.

Bu ayetler içinde özellikle ikisi dikkatimi çekti.

1- Hud Suresi, 40. ayet: Sonunda emrimiz geldiğinde ve tandır feveran ettiği zaman, dedik ki: "Her birinden ikişer çift hayvan ile aleyhlerinde söz geçmiş olanlar dışında, aileni ve iman edenleri ona yükle." Zaten onunla birlikte çok azından başkası iman etmemişti.

2- Mü’minun Suresi, 27. ayet: Böylelikle Biz ona: "Gözetimimiz altında ve vahyimizle gemi yap. Nitekim Bizim emrimiz gelip de tandır kızışınca, onun içine her tür hayvandan ikişer çift ile, içlerinden aleyhlerine söz geçmiş (azap gerekmiş) olanlar dışında olan aileni de alıp koy; zulmedenler konusunda Bana muhatap olma, çünkü onlar boğulacaklardır" diye vahyettik.

Eğer Kur’ana inanıyorsak Yüce Allah Hz. Nuh’a emrediyor: ‘’Her hayvandan bir çifti gemine koy’’ Diye.

Bazı vatandaşların yorumuna göre Hz. Nuh sadece evcil hayvanları gemiye alıyor. Zira tufanın ne zaman olacağını bilmiyor. Ona sadece ‘’Yanan tandırlardan sular fışkırmaya başladığı zaman.’’ Denmiş ama günü saati bildirilmemiş. Dolayısıyla da tandırdan sular fışkırmaya başlayınca Nuh Aleyhisselam o hengamede toprak eşeleyip içinde solucan arayacak durumda değildi; veya biri dişi biri erkek olan iki gergedanı gemiye taşıyacak vakti yoktu.

Böyle bir iddiayı savunan bu insanlar öte taraftan evrimi kesinlikle reddederler. Peki evrim yok, Hz. Nuh da sadece evcil hayvanları gemisine aldıysa evcil olmayan aslanlar, kurt, tilki, çakal nasıl dünyaya geldi? Öyle ya Nuh Tufanı ile tüm canlılar helak olmuştu?


Bu işin bir boyutu ama daha önemli kısımları da var bu Nuh Tufanının.

Nuh Tufanı bizlere Hz. Muhammed’in ‘’ Köpek giren eve melek girmez. ‘’ Hadisinin de sahih bir hadis olmadığını ispat ediyor bence.

Şimdi hemen itirazlar gelebilir ‘’ Senin o sahih değil dediğin hadis Müslim, Buhari, Tırmizi, Nesei gigi İslam Dünyasının en sağlam hadis kaynaklarında geçiyor’’ Diye. İşin doğrusu ben nerede nasıl geçtiğine pek bakmıyorum. Kur’ana uygun mu değil mi ona bakıyorum.

Bu hadis Kur’ana uygun gelmiyor bana. Neden mi?

Hz. Nuh’un gemisine sadece evcil hayvanları aldığını kabul etsek bile köpek evcil bir hayvandır. Dolayısıyla onu da gemisine almış olması gerekiyor.

Bu gemi ile yolculukları ne kadar sürdü bilmiyorum ama sanırım bir iki günlük bir olay değildi tufanın sona ermesi değil mi?

Peki bu süre zarfında Nuh’un gemisi aynı zamanda Nuh’un evi değil midir? Aynen öyledir. Ailesi ve kendisine inanan bir avuç insanla ve her türden bir çift hayvanla birlikte paylaştıkları bir evdir o gemi. O gemide yani bir yerde Hz. Nuh’un evi olan o mekanda bırakın köpeği, etinin yenmesinin haram olduğu Kur’anda açık açık bildirilen domuz bile vardır. Haydi domuz konusunu atlayalım. Bir peygamberin evine köpek girmiş midir? Girmiştir.

Şimdi şöyle bir manzara canlandırın gözlerinizin önünde: Melekler bir eve geliyorlar fakat kapıdan içeri baktıklarında içeride köpek görüyorlar ve ‘’ Biz buraya girmeyiz. Zira Köpek pis bir hayvandır.’’ Deyip geri dönüyorlar ama aynı eve Nuh peygamber geliyor ve ‘’ Meleklerin girip girmemesi tamamen kendi sorunları, beni ilgilendirmez. Ben girerim.’’ Diyor (!) Süleyman Peygamber hayvanlarla konuşuyor, evinin içine alıyor. Daha sonra ahir zaman peygamberi geliyor ve o da diyor ki ‘’ Benden önceki peygamberler, özellikle de atam Nuh, ve tüm hayvanlarla konuşan Süleyman hata etmiş. Köpeğin girdiği eve melek girmez.’’ Size mantıklı geliyor mu?

İnsanlara bulaştırabileceği hastalıklar, sürekli havlayarak komşuları rahatsız etmesi,bazı türlerinin genetikleriyle oynanıp acayip varlıklara dönüştürülmeleri, bir müddet sevildikten sonra sokağa terk edilme, hiç hakkımız olmadığı halde kısırlaştırmamız ve daha pek çok sebeple bir köpeğin evde beslenmesi konusu tartışılabilir tabii ki. Lakin Müeza adında bir kedisi olan Hz. Peygamberin kediye büyük bir ayrıcalık tanırken köpeği böylesine hakir göreceğine ihtimal vermiyorum.

Neyse...Bu konuda aslında sayfalar dolusu yazabilirim ama konum biraz daha farklı.

Daha dün Ankara’da bakın ne olmuş:

Ankara’nın Yenimahalle ilçesinin Batıkent semtinde kimliği belirsiz kişiler sokak köpeklerini zehirleyerek öldürdü. ( 2 No lu Resim ) Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, "Vahşet" Olarak nitelendirdiği olayın sorumlularının bulunması için görevlendirme yaptığını açıkladı.

Türkiye Hayvan Hakları Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı Haydar Özkan, "Vicdansızlar, bugün burada 13 köpeğimizi katletti. 6 köpeğimiz klinikte, 7 köpeğimiz de kayıp bulamıyoruz" dedi.

Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, yol kenarındaki yeşillik bir alanda yedi köpeğin öldüğü görülüyor.
Hayvanları Koruma Kurtarma ve Yaşatma Derneği, akşam saatlerinde beyaz bir aracın bölgede dolaşarak, sokak köpeklerine zehirli et dağıttığını öne sürdü.
Dernek ayrıca, yine Yenimahalle ilçesinin bir başka semtinde 12 sokak köpeğinin daha zehirlenerek öldürüldüğü yönünde ihbarlar geldiğini de belirtti.

Şimdi bu canileri yakalayıp onlara deseniz ki ‘’ Ulan aşağılık ! Ulan adi yaratık ! Hayat sadece insanlar için var olsaydı Nuh’un gemisinde hayvanların ne işi vardı?’’ Eminim hiç bir şey anlamayacaklardır.

O caniler bir şey anlamadıkları gibi ‘’ Sen o öldürülen köpeklere acıyacağına Filistin’de katledilen insanlara acı’’ Diye ahkam kesecek olanlar çıkacaktır. ‘’Filistin’’ Kelimesini gören ‘’ Sen asıl Doğu Türkistan’daki soydaşlarımız için üzül o hain Araplara ya da sokak köpeklerine üzüleceğine.’’ Diyecektir. Sanki zalimce katledilen köpeklere üzülmek Filistin’de veya Doğu Türkistan’da veya dünyanın herhangi bir yerinde öldürülen masum insanlara üzülmenin önünde bir engelmiş gibi...

İnsanların bu kadar merhametten yoksun olduğu ve giderek merhamet duyguları azalan insanların hızla çoğaldığı bir ülkede, hatta dünyada bana kalırsa aslında insan olan eve melek girmez. Yani en azından ben melek olsaydım içinde köpek olan her mekana rahatlıkla girer ama insanların yaşadıkları yerlerden uzak dururdum. İnsanoğlu bu, maalesef vahşette sınır tanımıyor. Melek filan dinlemez sebepsiz yere öldürmeye kalkar, tecavüz etmeye uğraşır, köpeklerin bacaklarını kestikleri gibi meleklerin de kanatlarını keser, hiç bir sebep yokken zehirleyebilirlerdi çünkü. Ve inanıyorum ki gözümüzle görmediğimiz melekler insan suretinde aramızda dolaşan bu mahlukların evlerine girmedikleri gibi semtlerine bile uğramıyordur.

Ve yine bence Nuh Aleyhisselam gemiye tüm hayvanları koyduktan sonra elinde kalan insanlardan tekrar Allah’a kul bir insan nesli oluşturmak için uğraşacağına en baştan kendisi de dahil tüm insanları gemiden azgın dalgalara atsaymış şimdi dünya insansız çok daha güzel olurmuş.

Tövbe Ya Rabbim Tövbe...O kadar kızgın ve üzgünüm ki günaha da giriyorum istemeden.

Köpek giren eve melek girer mi girmez mi? İşte bundan çok da emin değilim ama emin olduğum bir şey varsa o da Yüce Rabbimizin sağ tarafta fotoğraflarını gördüğünüz çocuklar ve onların kalplerindeki sevgi ve merhamet duyguları sebebiyle bu kirli dünyayı helak etmediğidir.