15
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1897
Okunma

Böyle bir başlık altında Kur’andan sureler ve Türkçe anlamlarının ne işi var? Aynı zamanda içinde Kur’andan ayetler olan bir yazı nasıl olur da bir mizah yazısı olur?
Aheste aheste... Önce surelerin meallerini okuyalım, sonra yazının ilerleyen bölümlerinde yavaş yavaş soruların cevabı ortaya çıkacak.( Sadece altı çizili kelimeleri de okuyabilirsiniz zamanınız azsa )
1-En’am suresi 99. Ayet:
وَهُوَ الَّذِيَ أَنزَلَ مِنَ السَّمَاء مَاء فَأَخْرَجْنَا بِهِ نَبَاتَ كُلِّ شَيْءٍ فَأَخْرَجْنَا مِنْهُ خَضِرًا نُّخْرِجُ مِنْهُ حَبًّا مُّتَرَاكِبًا وَمِنَ النَّخْلِ مِن طَلْعِهَا قِنْوَانٌ دَانِيَةٌ وَجَنَّاتٍ مِّنْ أَعْنَابٍ وَالزَّيْتُونَ وَالرُّمَّانَ مُشْتَبِهًا وَغَيْرَ مُتَشَابِهٍ انظُرُواْ إِلِى ثَمَرِهِ إِذَا أَثْمَرَ وَيَنْعِهِ إِنَّ فِي ذَلِكُمْ لآيَاتٍ لِّقَوْمٍ يُؤْمِنُونَ
Gökten suyu indiren O’dur. Onunla her çeşit bitkiyi çıkardık, o bitkiden bir yeşillik çıkardık, ondan da birbiri üzerine binmiş taneler; hurmanın tomurcuğundan sarkan salkımlar, üzüm bağları, zeytin ve nar (bahçeleri) çıkarıyoruz. (Bunların) kimi birbirine benzer, kimi benzemez. Bunlar meyvelendikleri zaman meyvelerinin olgunlaşmasına bakın! Bunlarda inanan bir toplum için ibretler vardır.
2-En’am suresi 141. Ayet:
وَهُوَ الَّذِي أَنشَأَ جَنَّاتٍ مَّعْرُوشَاتٍ وَغَيْرَ مَعْرُوشَاتٍ وَالنَّخْلَ وَالزَّرْعَ مُخْتَلِفًا أُكُلُهُ وَالزَّيْتُونَ وَالرُّمَّانَ مُتَشَابِهًا وَغَيْرَ مُتَشَابِهٍ كُلُواْ مِن ثَمَرِهِ إِذَا أَثْمَرَ وَآتُواْ حَقَّهُ يَوْمَ حَصَادِهِ وَلاَ تُسْرِفُواْ إِنَّهُ لاَ يُحِبُّ الْمُسْرِفِينَ
Asmalı ve asmasız (üzüm) bahçeleri, hurmaları, ürünleri çeşit çeşit ekinleri, zeytinleri ve narları, birbirine benzer ve benzemez biçimde yaratan O’dur. Her biri meyve verince meyvesinden yiyin, hasat günü de hakkını (zekat ve sadakasını) verin; ama israf etmeyin, çünkü O, israf edenleri sevmez
3-Nahl Suresi 11. Ayet :
يُنبِتُ لَكُم بِهِ الزَّرْعَ وَالزَّيْتُونَ وَالنَّخِيلَ وَالأَعْنَابَ وَمِن كُلِّ الثَّمَرَاتِ إِنَّ فِي ذَلِكَ لآيَةً لِّقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ
Allah, sizin için, o su ile ekin, zeytin, hurmalıklar, üzümler ve her çeşit meyveleri bitirir. Şüphesiz ki bunda düşünecek bir topluluk için büyük bir ibret vardır.
4- Nur Suresi 35.Ayet :
اللَّهُ نُورُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ مَثَلُ نُورِهِ كَمِشْكَاةٍ فِيهَا مِصْبَاحٌ الْمِصْبَاحُ فِي زُجَاجَةٍ الزُّجَاجَةُ كَأَنَّهَا كَوْكَبٌ دُرِّيٌّ يُوقَدُ مِن شَجَرَةٍ مُّبَارَكَةٍ زَيْتُونِةٍ لَّا شَرْقِيَّةٍ وَلَا غَرْبِيَّةٍ يَكَادُ زَيْتُهَا يُضِيءُ وَلَوْ لَمْ تَمْسَسْهُ نَارٌ نُّورٌ عَلَى نُورٍ يَهْدِي اللَّهُ لِنُورِهِ مَن يَشَاء وَيَضْرِبُ اللَّهُ الْأَمْثَالَ لِلنَّاسِ وَاللَّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ
Allah, göklerin ve yerin nurudur (aydınlatıcısıdır). O’nun nurunun temsili, içinde lamba bulunan bir kandil gibidir. O lamba bir billur içindedir; o billur da sanki inciye benzer bir yıldız gibidir ki, doğuya da batıya da nisbet edilemeyen mübarek bir ağaçtan çıkan yağdan tutuşturulur. (Bu öyle bir ağaç ki) yağı, nerdeyse, kendisine ateş değmese bile ışık verir. (Bu ışık) nur üstüne nurdur. Allah dilediği kimseyi nuruyla hidayete iletir. Allah insanlara (işte böyle) misal verir; Allah her şeyi bilir. [ Bahsedilen yağ zeytin yağıdır çünkü kandilerde zeytin yağı kullanılmıştır eski devirlerde ]
5-Abese Suresi 29. Ayet: وَزَيْتُونًا وَنَخْلًا
Zeytinlikler, hurmalıklar,
6-Tin ( Zeytin ) Suresi: 1.Ayet :وَالتِّينِ وَالزَّيْتُونِ
İncire ve zeytine andolsun.
Kur’anda beş ayrı surede 6 kez ‘’ Zeytin ‘’ Kelimesi geçer. Doğrudan doğruya zeytin kelimesinin geçtiği başka ayet de yoktur ve yine dikkat edilirse bu ayetlerin hiç birisinde kıyamete yakın Müslümanlarla Yahudiler arasında bir savaş çıkacağı, bu savaşta Yahudilerin Durumları anlatılmaz.
Hal böyleyken birileri bizleri uyarıyor (!) Diyor ki:
ZEYTİN AĞAÇLARI NEDEN KESİLMELİ:
Kıyamete yakın Müslümanlarla Yahudiler arasında bir savaş çıkacak.Müslümanlar bu savaşta galip gelecekler.Öyle ki Yahudiler taşların ve ağaçların arkasına saklanacak,ağaçlar ve taşlar da ‘’ Ey Müslüman şu arkamdaki Yahudidir, hemen gel öldür onu’’ diye haber vereceklerdir.
Fakat sadece ZEYTİN ağacı haber vermeyecektir.Çünkü o bir Yahudi ağacıdır. Bu gün İsrail, bütün ülkelerde ZEYTİN ağacı dikmeyi teşvik etmektedir. Çünkü bu ağacın Yahudileri koruyacağını bilirler.
Dün İsrail, zeytin ağaçlarının kesilmesini engellemek amacıyla Soma’daki termik Santralin yapımını durdurmaya çalıştı ve Danıştay vesilesiyle bunu başardı. Fakat hükümetimiz Danıştayın bu kararına rağmen kesimi devam ettirerek İsrail’in bütün planlarını suya düşürdü.
Türkiye’deki zeytin ağaçlarının tamamının üç yıl içinde kesilmesi gerekiyor. Bu sayede İsrail’e büyük bir darbe vurulacak.
Fakat sadece ağaçları kesmek yetmiyor.Milletimiz de üzerine düşeni yapıp bu saatten sonra zeytin tüketmemeli, bu oyuna alet olmamalıdır.
OYUNA GELME EY EVLAD-I OSMANLI
Zeytin almıyoruz.
Böyle baktığınız zaman ‘’ Hükümet üç yıl içinde Türkiye’deki tüm zeytinlikleri ortadan kadıracak, Hükümet Türkiye’de zeytin üretimini durdurdu. Bundan sonra zeytin üretimi denen bir şey olmayacak’’ Diyen vatandaşlarımızın iddialarıyla oldukça örtüşen bir bildiri.
Hükümet ne yapmış? Bir gün Yahudiler ile Müslümanlar arasında çıkacak savaşta Yahudiler, arkasına gizlenmesin diye Türkiyede zeytin üretimini durdurduğu gibi var olan zeytinlikleri de bir bahaneyle yok etmeye başlamış(!) Soma’da yaşanan olay da bu… Termik santral işin bahanesi(!)
Maalesef bu ülkede böyle bir bildiriye inanacak bir hayli saf insan vardır…Saf İnsan vardır derken ‘’ Aaaaa…Ulan doğru…Bundan sonra zeytin yemeyelim. Bak meğer zeytin ağacı Yahudi ağacıymış ‘’ diyecek insanlar olacağı gibi ‘’ Ulan arkadaş saçmasapan bir uyduruk hadis yüzünden canım zeytin ağaçlarını kesiyor bu hükümet. Oysa Kur’anda da yokmuş Yahudiler zeytin ağaçlarının arkasına saklanacak diye bir ayet…Bir de dindarım der bu dinsiz imansızlar’’ Diyecek insanlar da vardır. Yok yok Türk milletinin %60 ı aptaldır demiyorum ama yine de bunu ciddiye alanlar çıkacaktır .Marmarayın yapılış sebebini 700.000 ton Bizans altınına bağlayan kafalardan böyle bildiriye inanmamayı bekleyemeyiz elbette.
Şaşırdınız değil mi? İstanbul’un Fethi sırasında Bizanslılar – Türklerin eline geçmesin diye- tam 700.000 ton…Durun yazı ile yazayım…Yedi yüz bin ton, yani yedi yüz milyon kilogram altını Zeytinburnu-Kazlıçeşme ile Kadıköy-Ayrılıkçeşme arasında ( Sirkeci-Üsküdar arasındaki denizin altı da dahil ) gömmüşler. Yedi üz milyon kilogram altınla yediyüz bin paralı asker bulup, yetmiş tane top döktürüp Fatih’in de ordusunun da canına okumak akıllarına gelmemiş de o zamanda öyle deniz altına tüneller kazıp altın saklayacak teknoloji olmadığı halde nasıl becermişlerse becermiş bu altınları bu güzergaha gömmüşler. Yıllar, yıllar sonra daha önce hiç kimsenin farkına varamadığı bu altınlar Tayyip Bey’in gözünden kaçmamış. Lakin o kadar altını göz göre İsviçre Bankalarına nasıl gönderecek ‘’ Bir Marmaray yaptırayım da bu arada çıkan altınları da çaktırmadan İsviçre’ye transfer edeyim’’ demiş. ‘’İyi de Marmaray olayını başlatan Bülent Ecevit, Mesut Yılmaz ve Devlet Bahçeli olduğuna göre? Onlar da bu altınların peşinde miymişler?’’ Yok, onlarınki vatan millet ve dahi Sakarya konusuymuş…İşte buna inanıp iman eden insanların böyle bir bildiriye ‘’ Amaaannn ya ciddiye almaya değmez, dangalağın birinin dangalaklığı ‘’ diyeceğini hiç sanmadığım içindir ki bu yazıyı yazıyorum.
Bu bildiriyi ‘’ Vay beee…Hükümetime bak benim. Filistin’in öcünü almak için nasıl da canla başla gayret gösteriyor ‘’ Diye değerlendirenler olacağı gibi ‘’İşte hükümetin zeytin katliamının perde arkasındaki sebep ‘’ Olarak gören çok insan da olacaktır.
Ah bir de bu bildiri nereden çıkıyor ona bakabilseler?
Nereden çıkıyor efendim?
Dünya Türkleri Birliği TUKHISHFORUM.COM TR. Den.
Bu Forumun amblemi de yukarıda…
Amblemde Atatürk’ün ‘’ Yurtta Barış, Dünyada Barış ‘’ Vecizesi, Türk Bayrağı Atatürk yazısı ve bir de ‘’ WORLD TURKHISH ALLİANCE ‘’ diye bir yazı var. Yani : ‘’ Dünya Türk Birliği ‘’
Yerseniz ‘’ Dünya Türk Birliği’’…
Gerçekten Türk ve birlikten yana olsalar böyle bir bildiriyle hem Türk insanının zekasıyla dalga geçip hem de zaten var olan ayrışmayı iyice körüklerler mi? Daha da önemlisi Atatürkçü bir cemiyetten böyle bir bildiri çıkar mı? Peki diyelim ki İroni yapıyorlar..İyi de kim için bu ironi? Kendi yandaşları için mi yoksa muhalifleri için mi? Çünkü her iki gruba mensup insanlar içinde de bu bildiriyi ciddiye alanlar olacaktır.
Neyse…Bunların Türk Birliği ( Ya da Dünya Türk İttifakı ) olduğunu yemedik. Yemesine yemedik ama kim bunlar aslında ?
Bu sorunun cevabını vermek için orta okul ya da Lise yıllarınızda gördüğünüz T.C.İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Dersini ve o derste gördüğünüz konulardan birisi olan ‘’ AZINLIKLARIN KURDUKLARI CEMİYETLER’’ i hatırlamanız gerekiyor.
Milli Mücadele yıllarında düşmanın işgallerini daha geniş alanlara yayması ve bu arada Osmanlı Devleti topraklarından pay kapma mücadelesine girmiş olan zararlı cemiyetlerden bir kaçını hatırlayalım mı?
a) Mavri Mira b) Pontus-Rum c) Taşnak Komitası, d) Hınçak Komitası…
Bir de ne vardı?
Musevi Alyans Cemiyeti…Tabii ki ‘’ Alyans ‘’ olarak yazıp öylece de okursanız nişan ya da evlilik yüzüğü dediğimiz alyansla ilgili bir şeyler sanırsınız fakat ALLİANCE İSRAİLİTE CEMİYETİ yani ’’İsrail İttifak Cemiyeti’’ olarak yazarsanız o zaman işin rengi ortaya çıkar.
Eh şimdi artık kısa bir bildiri de ben yapayım.
KENDİNE TÜRK EVLADI MI DİYORSUN YOKSA OSMANLI EVLADI MI? YA DA HEM TÜRKÜM HEM OSMANLIYIM MI DİYORSUN…
UYUMA…
Milli Mücadele yıllarının Alyans (ALLİANCE İSRAİLİTE ) Cemiyeti bu gün Türkçü, Atatürkçü maskesi takarak faaliyetine o gün bıraktığı yerden devam ediyor. O gün Filistin topraklarında Bağımsız İsrail’in peşindeydi bu gün ‘’ Ortadoğunun Hakimi Büyük İsrail’’in peşide…
‘’Her sakallıyı hoca sanma’’ derler ya, Her Atatürkçüyüm diyeni de Atatürkçü sanma…
Haa…Bir de..Allah rızası için biraz araştır.
Bu olay neye benzedi biliyor musunuz?
‘’ Zeytinyağlı yiyemem aman’’ Türküsün güya gerçek olan hikayesine.
1947-1951 Yılları arasında ABD nin Marshall Planı çerçevesinde Türkiyeye yardımı söz konusudur ama ortada bir sıkıntı vardır? ABD dayanmış mısıra, dayanmış mısıra elinde dağlar gibi mısır stoku var ( Böyle bir gerzekliği niçin yapmış sormayın) Bu stoku nasıl eritecek? Türkiye’ye demiş ki : ‘’ Gel sana Mısırözü yağı satayım’’ Türkiye ‘’ Bende zeytinyağı var n’aapayım senin mısırözü yağını’’ Deyince de ‘’ Ben senin zeytin yağını Türk lirası üzerinden satın alırım sen de benden dolar üzerinden mısır özü yağı alırsın. Bak yoksa yardım mardım etmem’’ Demiş. İşte bu yüzden zeytinyağımız hep ABDye gittiğinden zeytin yağlı yiyemez olmuşuz.( Bu türkünün hikayesinin bu olduğuna hâla inanalar var iyi mi? )
Ama yok, şimdikinin yanında ‘’Zeytinyağlı yiyemem aman ‘’ Türküsünün hikayesi bin kat daha akıllıca bir hikaye…