Dün CHP Kurultayının ilk günüydü. CHP genel başkanı seçildi. İki aday yarıştı. Ne kadar
eşit koşullarda yapıldı, bu ayrı konu. CHP genel başkanının ağırlığı her yönden ağır
basıyordu. Muharrem İnce kendi afişlerinin asılmadığını söyledi. Konuşma salonunun
konuşma bölümünün tam arkasında Kemal Kılıçdaroğlu ve Atatürk’ün resmi asılıydı. Bu
arada bir parantez açıyorum. Atatürk benim gözümde tek liderdir. Herhangi bir parti liderinin resmiyle yanyana görmek bile beni incitiyor. Pek çok yurttaşımızı incittiği gibi..


Kulaklarımda hırs ve kızgınlıkla "BEN DERSİM’Lİ KEMAL!im" diye haykırması, partiye hiç
yakıştıramadığım çirkin görüntüsü kaldı. Yumruklar sıkılmıştı - kime karşı sıkılmıştı bu
yumruklar.Sanıyorum ona oy verme sözü verip de Muharrem İnce’ye oy veren 200’ü aşan kesime ve diğer kendine oy vermeyen İnce taraftarlarına olmalı.


Sayın CHP başkanı istediği kadar " Ben Dersim’liyim "diye haykırsın.Halkın ve CHP’lilerin pek çoğu "Ne Mutlu Türküm diyene" diyor, ben de dahil. Bizler Atatürk’çüyüz ve onun altı okuna sahip çıkan gerçek CHP!lileriz.

Partiyi eleştirmeyi adeta yasakladı Kılıçdaroğlu kendi tek elindeymiş gibi parti.Bu durumda AKP
AKP den ne farkı olur CHP’nin. Demokrasiden söz ediyor,yoksa demokrasi Kılıçdaroğlu’nun
iki dudağı arasından çıkanlar mı?

Dersimli Kemal konuşmasında Haziran gezi eylemlerine getirerek eylemlerin başladığı gün CHP’nin Kadıköy mitingini iptal ettiğini, sözde onlara destek verdiklerini söyledi. O gün
miting yapsa oraya kim gidecekti acaba? Bu eylem halkın bir karşı duruşuydu.CHP ve MHP
ellerinden gelse buraya giden partilileri engellerdi.

Dersim’in küçük bir köyünde doğan Kılıçdaroğlu yerel yönetim getirecekmiş. Kimlerle
getirecek bu yönetimi. Arkasında destekleyenler CHP’li değil. AKP’nin ekmeğine yağ sürer.
Bölüp parçalamak olan bu proje asla Türkiye’mizde kabul görmez.

Bir de rakı sofrası meselesi var.Tayyip ağzıyla CHP’yi karalamaktan başka bir şey değil bu.
Bize rakı sofrasında ülkeyi kurtaranlar değil, çalışan partililer gerek dedi. söylemi Erdoğan
Atatürk ve İsmet İnönü için söylemişti.Elbette partiye çalışanlar gerek ama ordan burdan
devşirilen kişiler değil. Parti sol görüşlü demokrat halkçı ve Atatürk ilkelerine bağlı
Atatürk’ün zor koşullarda kurduğu bir partidir. Öyle Türkiye’yi bölmek isteyenlerle işbirliği yapanların partisi değil..

Kılıçdaroğlu delegelerin ve onu destekleyenlerin oyunu kaybettiğini göz önüne getirerek
eski çizgisine kavuşmalıdır. Yeni yorumlar, açılımlar saçılımlar ülkemize ıkımı getirir. Bu
Yeni CHP dedikleri ölür yepyeni lâik, Atatürkçü bir CHP doğar böyle giderse. Tutulan yol,
yol değil. Öyle uzaklara bakmaya gerek yok " ben, ben" diyen diktatörlerin sonlarına bakmak yeter..





06. 09. 2014 / Nazik Gülünay