Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Serhat BİNGÖL
Serhat BİNGÖL

ŞEYTANA AYIP OLUYOR AMA!!!

Yorum

ŞEYTANA AYIP OLUYOR AMA!!!

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

917

Okunma

ŞEYTANA  AYIP OLUYOR AMA!!!

ŞEYTANA AYIP OLUYOR AMA!!!

İslam toplumlarında yaşanan trajedilere Şeytan çok üzülmüş olmalı!!

Nasıl üzülmesin ki! Orta doğuda insan aklıyla dönen dolaplara siyaset bilimcilerinin bile aklı ermezken adeta şeytanın işini elinden almak için gösterdiği çabaya ve insanın ince zekâsıyla düzenlediği entrikaların karşısında. Şeytanın çok üzgün olmasından daha doğal ne olabilir ki gayet normal sonuçta oda bu işlerden ekmek yiyor işsiz kalmaya üzülür elbet.

Televizyon daki habere göre bir amerikan gazetesine açıklama yapan ismi açıklanmayan bir CIA yetkilisi gerektiğinde Sünni guruplara karşı İran ve Suriye yönetimi Esat’la işbirliği yapılabileceğini söylemiş. Yok artık!! Hani ABD büyük şeytandı. Eğer böyle bir ittifak gerçekleşirse o zaman kimin büyük şeytan olduğu belli olur. Anlaşılan şeytan’a orta doğuda ekmek yok ve görünen o ki daha çoook işsiz kalacak.

İlk bakışta akıl almıyor aynı kıbleye dönen aynı kitaba ve peygambere iman etmiş tek bir ALLAH’A secde eden İslam dinin mensubu olan insanlar ‘’sünni-şii ‘’diye mezhep kavgasına tutuşup bir birlerini camilerini bombalayıp acımasızca kendi kardeşlerini katlediyorlar. Bu nasıl bir akıl tutulmasıdır denilebilir ama olmayan şeyin tutulmasından bahsetmekte çok saçma olsa gerek.

İslam toplumları, aklı kullanma refleksini öğrenmedikçe bilim ve teknolojiyi reddetmekten vaz geçmediği ve ALLAH’LA arsından şeyhleri, mollaları, tarikatları, kaldırmadığı sürece iflah olması mümkün değildir.

Nedeni!! Çünkü bu yapıların hepsi Müslüman olmayan hatta hiçbir dinle bağı olmayan gizli yapıların yönlendirmesi ve kontrolü altındadır.

Mensublarını yâda müritlerini rencide etmemek için adları Karikatürize edilmiş haliyle. Bu tarikatların geldikleri düzey düşündürücü ve oldukça tehlikeli bir boyut almıştır. Örneğin; Bu gün ülkemizdeki takunyalı (x) tarikatıyla, takkeli (x) tarikatı birbirlerine düşman olmuş ve son derece tehlikeli bir biçimde gizli oluşumların kolaylıkla yönlendireceği şekliyle birbirlerini dışlayan bir yapı oluşturmuşlardır. Öyle ki birbirlerinin camilerine gidip ibadet bile etmiyorlar.

Peki!! Bu aşamaya nasıl gelindi.

1924 Yılında Cumhuriyetin laiklik adına en büyük uygulaması Halifeliğin kaldırılmasıydı.aynı zamanda Osmanlı’da dini uygulamaların ve idari kanunların şeriata uygunluğunu denetleyen bu günkü bakanlık düzeyindeki (Şeyhül İslamlık)kapatılmış oluyordu Dolayısıyla meydanı boş bulan tarikat adı altındaki dini yapılar gizli oluşumunu gerçekleştirmeye başlamışlardı.

Halifelik döneminde tek bir çatı altında toplanan yapılar. Kuranın okunmasının yasaklanmasına ve ezanın Türkçe okunmasına karşı duruş olarak ilk zamanlar iyi niyetle oluşturulduysa da ilerleyen zaman içerisinde kuranın ayetlerini farklı yorumlayan ve uygulayan yapılar şekline dönüşen ve bir birinden farklı hareket eden yeraltı örgütleri halini aldılar.

Gerçi 1924 yılında Türkiye cumhuriyetinin bir kurumu olarak (din ayet reisliği)bu günkü adıyla diyanet işleri bakanlığı kurulmuşsa da o yapıları tek bir çatı altında toplamayı başaramamıştır. Kaldı ki zaten diyanet işleri bakanlığı kurulduğu günden bu güne laik cumhuriyet yapısını geliştirmenin yanında başka bir misyon da üstlenmemiştir.

Ülkemizde yaşanan bu süreç İslam toplumlarında ( laik) devlet anlayışında olmasa da başıboş kalması anlamında şeyhlerin, mollaların tarikatların akıl ve din dışı uygulamalarıyla tüm İslam coğrafyasında da yaşanmıştır.

Bu gün artık İslam coğrafyası kanın gözyaşının dinmediği özü topraktan yaratılmış insan görünümlü şeytanların katliamlar yaptığı bir cehenneme dönmüştür

Ateşten yaratılmış şeytan artık orta doğuda işsiz kalmıştır şu anda muhtemelen yeni tayin yerini bekliyordur.

Dünya üzerinde gidecek başka yer olmadığı için Belkide dünya üzerindeki görevi bitmiştir.

Kim bilir?

Yâda……


Serhat BİNGÖL 26.08.2014









Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Şeytana ayıp oluyor ama!!! Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Şeytana ayıp oluyor ama!!! yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ŞEYTANA AYIP OLUYOR AMA!!! yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Mücella Pakdemir
Mücella Pakdemir, @mucellapakdemir
27.8.2014 00:43:57
Kıyametin küçük ve büyük alametlerini okumuştum takriben 30 yıl kadar önce. Şam tarafında büyük bir yangının çıkması da alametlerdendi. O sıralar böyle bir dert yoktu ve çok garip gelmişti bana. Zaten bütün küçük alametlerin çıkıp çıkmadığını bir arkadaşımla çeketmiştik. Çıktığını gördük maalesef.

İslam dünyası parçalanmış evet ama kendilerini Müslüman olarak tanıtan her parçanın Müslüman olmadığını da biliyoruz. Örneğin islam devletlerinden bazılarının yönetim kadroları, işid, taliban gibi.

Ateş yakıldı, durmadan körükleniyor, nasıl ve ne zaman sönecek onu da bilmiyoruz. Nemrudun da harı gökleri yakan ateşi vardı, Yaradan anda söndürüverdi. İşimiz Allah'a kalmış diyebiliriz. Çünkü elimizden bir şey gelmiyor kahrolmaktan ve duadan başka.

İlgi çeken bir yazıydı. Kutlarım.
Bir tutam hayat
Bir tutam hayat, @birtutamhayat
26.8.2014 20:07:45
''İslam toplumları, aklı kullanma refleksini öğrenmedikçe bilim ve teknolojiyi reddetmekten vaz geçmediği ve ALLAH’LA arsından şeyhleri, mollaları, tarikatları, kaldırmadığı sürece iflah olması mümkün değildir.''

Yazının en etkili cümlesi buydu bence.
Çok şey anlatıyor, çok şeyler düşündürüyor insana.
Çok doğru.

Cumhuriyet dönemine geçiş,
kitaplarda okuduğumuz doğrultuda gerçekleşmedi diye düşünenlerdenim ben.
Anlatılmayan, yazılmayan, konuşulmayan çok şey var.
Din konusunda yapılan devrimler de çok karışık aslında.
Dünyada ayağını bastığı her noktaya sülük gibi yapışan İngiliz'in,
tıpış tıpış İstanbul'dan çekip gitmesi mesela....
Karşılığında ne aldı, muammadır.

Konumuz bu değil aslında.
Neren takıldık buraya?

Bu tarikatları, şeyhleri hiç sevemedim.
Her zaman,
Allah ile kul arasında kimse olmamalıdır diye düşünmüşümdür.
En yakınlarımdan bile bu konuda eleştiri aldım ama, bildiğimi okudum yine.

Bu yazıyı,
bu nedenle çok anlamlı buluyorum.
Ortadoğu'ya gelince,
karışık bir durum o.
Bu salakları, kendileri ile baş başa bıraksa birileri,
belki bir bukle aklın yolunu bulacaklar.
Ama bırakmazlar.
Bu geri zekalı insanların demokrasi neyine?
Karıştır, nifak tohumları ek, kırsınlar birbirini.
İsrail de,
bildiğini okusun, Faşist Hitler'i aratmayacak katliamlarına devam etsin.
Dananın kuyruğunun koptuğu yer burasıdır.

Güzeldi yazı hocam.
Ortadoğu,
şeytan kaynıyor galiba.
Baş şeytan da,
İsrail ve Amerika'dır.
CaNMaYBuLL
CaNMaYBuLL, @maybull
26.8.2014 17:20:26
10 puan verdi


Ödül... Bazen bir kurban ister, bazen de kurban eder. Nereden bakarsanız bakın, bedel bir hazzı besler.



İtiraf ediyorum. Dün gece sağ elimle aya ; onu takip eden sabah ise, sol elimle güneşe dokundum. Bir elim mavi soğuk, bir elim kırmızı sıcak.



Daha yolculuk başlamadan yoluma, biri kız biri erkek ,iki kişi çıktı.Birinin adı Adem,diğerine Havva denildi. Çamurdan yaratılmış olmaları, bana ayrı bir haz kattı.Haz denilince insan,bir gün hatta bir günden daha kısa bu dünyayı hazzına nasılda sattı. :)


Bana şeytan dediler...İnsanoğlu ben duygusunu tatmin edene kadar beni çok sevdi...Sonra ! Gün kararmaya başlayınca içine bir korku düştü. Haz küçüldü korku büyüdü. Suçluyu bulamayınca bana yani şeytana bütün günahlarını sattı. :) Sattı satmasına ammaaa gün açınca beni öyle şaşırttı ki ! Dünya ahireti görmeden insan dünyayı cehennem gibi yaptı...Bunlar Tanrıyı unuttu; suçluyu da,suçsuzu da kendileri yargıladı.Ben insanoğlundan korkar durumdayken; ben Şeytan olarak Tanrıya İman ediyorum....


Ve Tanrı.....


Hani sırtımıza yüklenen onca yalanı bile bile gündüzleri taşırken, geceleri bir demircinin tavında tanrının ateşiyle dövmeye kalktığımızda asıl yalanları gerçek doğrulara terk edeceğiz. Belki o zaman Tanrının bir kulu, bir yanı olacağız...


Ve belkide ondan önce bizim;


Tanrı günahlarını sayarken sevapların alkış tutacak...İşte o gece yağmur yağacak, hesaplar tamamlanacak.Suyun temizlediğini sandığınız lekeler tanrının eline bulaşacak.Ve iste o an ,sadece yağmur değil ,gökyüzünde şimşeklerde çakacak.Sence o an ,Tanrı sana nasıl bir gözle bakacak?



Kim ne derse desin,insan asla uslanmayacak.

Yoksa bir Mesih beklenmez ve karşısında bir Deccal beslenmezdi.

:)



Saygılar Sevgiler Değerli Dost Serhat'a
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL