DİP NOT: BELLİ BİR KİŞİYİ HEDEF ALMADIM, GENEL İTİBARİ İLE DARALDIM, KİMSE KEYFE KEDER İNTİHAR ETMEZ!
Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Karışık bir durum. Biraz önyargılı mı olmuş ne? Bu yazıyı okuyunca; az buçuk şiir yazma hevesiniz var ise, onu da kaybediyorsunuz galiba. Gerçi, bizim şiir flan yazdığımız yok da, yazanlara ağır eleştiri var. Her halde hepsine değil. Hak edenleredir muhakkak. Ama, yine de oldukça ağır bir yazı olmuş.
önyargı değil yazabilmek için gözlem gerekli haliyle genelleme yapmaktan kaçınmak istesemde gördüğüm buydu... geçmişte bu konuyu işlediğim çalışmalarım da oldu bazen hak edene hakkını vermek gerekir kelime elbet değerlidir ancak her şey söze kurban edilir mi , işte orada biraz durmak gereklidir...
Sanal da iyi kim kötü kim belli olmaz ama genellikle kötü de olsalar hep iyidir insanlar çünkü kötüyü ve kötülüğü kimse kabullenmez,benim düşüncen bakılması gerken süslenmiş laflar yada şiirler olmamalı,dost,arkadaş yada aşık olanın yüreğine ve seni ne kadar kabullenip mutlu etme yönünde sarfettiği çabaya ve fedakarlığa bakılmalı,ama ne yazıktır ki bazen yüreğimizi okşayan rengarenk sözlere kanıyoruz.
sanalı oluşturanlar da toplumu yaratanlar da değerleri alaşağı edip yozlaşmayı yayanlarda insanlar değil mi? Tek farkla, o da sanal deyip maskelerini sıyırıyorlar içlerindeki bastırdıkları kendilerince özgürlük diye tanımladıkları her şeyi sanal dünya vs. diyerek yaşamaya koyuluyorlar, işte orada yozlaşma tavan yapıyor. İşin kötüsü herkese aynı pencereden bakıyorlar ki en anormal durumlara kapı açan sonuçlar hasıl oluyor. Toplumun durumu ortada sanalda yaşanılanlar bir zaman sonra normalmiş algısıyla gerçek hayata taşınıyor, vs. vs. vs. yıkımlar İnsanın herşeyi birebir yaşaması gerekmiyor o kadar çok duvara çarpan kadın ya da erkek ve hatta çocukla karşılaşıyorsunuz ki, Korkunç insan profilleri... Toplumda yaşanan inanılmaz açlık çukurlarını görüyorsunuz. Zannetmiyorum ki bu yazıyı okuyan ya da yorum yazanlar bu durumlara yabancı olsunlar. Ben sadece her kuşun eti yenmez hesabı aldığım saldırıyla 9.köyün delisi olmayı yeğledim o kadar ve olayı sadece şiir siteleriyle sınırladım, ya da şiirle sınırladım diyelim...
Eyi etmişsiniz; gerekli görmüşsünüz ki yazmışsınız... Ancak Aşık-ı Azamların ve Nefertiti'lerin kasırgalarını üstünüze çekmeniz yakındır.. Haaa bir de aşkla alakasız mısraları okuyup aşk varmış gibi şiir altlarına dip not düşenlerin,..
Sanal alemin teknoloji çağında ulaştığı şu düzeyde iyilerde var kötüler de. Ne tek başına iyilerin varlığını sağlayabilirsiniz ne de tek başına kötüleri yok edebilirsiniz. Sonuçta HER ŞEY KENDİ KARŞITLIĞINI DA İÇİNDE TAŞIR.Bunu dışında ki bakışlar bu temel yasaya uymaz bence. Ama aslolan , önemli olan galiba İYİLERİ SEÇMEK ; ONLARI ALABİLMEK:.
Yazı içinde yer yer sitemli ve sert mizaçlı söylemleri saklıyor da olsa onlarda yaşamın bir parçası diyerek ilgiyle okudum . Beğeniyle paylaştım.
insanca düşünmeyi öğrendikleri gün, her kuşun eti yenmeye çalışılmayacak ve insanca düşünmeye başlayacaklar erkeği kadını elbet aynı düşünemez ama insanca düşünebilirler...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.