7
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1329
Okunma

Anne-kız Beyoğlunda dolaşırlar. Sonra da sinemaya giderler. Eve döndüklerinde her ikisi de mutludur. Kocasından boşandıktan sonra gözünün gördüğü tek bir evladıdır. Okulundaki başarısı ve okuma hırsı annenin de gurur kaynağıdır. İşten yorgun döner eve genellikle ve kızıyla yeterince ilgilenemediği olur. Ama bu Pazar anne-kız hasret gidermişlerdir.
Gece herkes odasına çekildiğinde anne çantasında katlanmış bir kağıt bulur. Kağıdı açtığında gözleri dolar. Mutluluk gözyaşları akıtmaya başlar. Kağıtta şu not yazılıdır;
“Canım anneciğim… Beyoğlu da sinema da bahaneydi. Beni mutlu eden seninle birlikte olmaktı. Bu mutlu günü bana bağışladığın için çok teşekkür ederim. Allah’ıma şükürler olsun senin gibi bir annem olduğu için. Seni çok seviyorum.”
Çocuklarımıza ne kadar zaman ayırabiliyoruz?
Belki yorgun oluyoruz ama haftada bir bile olsa onlarla çıkıp dolaşabiliyor muyuz?
İster vitrinlere bakalım, ister sinema, ister tiyatro…
Ama önemli olan onunla birlikte olmak…
Ne büyük mutluluktur yukarıdaki gibi bir notu çantasında bulabilmek.
Gözyaşları…. Gözyaşları…
Doyasıya aksın gözyaşları…
Ama her zaman mutluluktan…
Kadir Tozlu
23.01.2008