5.3.2025 11:41:29
Gözyaşları
Ne o gözlerini kaçırıyor, mendilini çıkardı.
Adam baktı, dayanamadı bayanın silmesine
fırsat vermeden eliyle yanaklarından yuvarlanmakta
süzülmekte olan eylül yağmuru damlalarını sildi,
parmakları, parmaklarının arası ıslaktı.
San ki kutsal zemzem su, san ki gizemle
nevroz, suyu sanki murat suyu ölümsüzlük suyu…
elini ağzına götürdü yaladı kokladı.
Göstermek istemese de, bayan görmüş,
farkına varmıştı.
İşte bu an, işte o an ikisinin dünyasında
iklim değişimi yapan , devrim yapan çağ atlatan andı.
İkisini yüreği arasında bir bağ, gizli bir bağ, bir yol
içlerinde meltem yeli esen,
denizlerde akan sıcak su akıntısı
tatlı kaplıca suları akıyordu sanki
İşte şimdi her şey daha güzel daha anlamlıydı
Ay maviş gökte bir kandil
göl ışıl ışıl dalgacıklar kıpır kıpır
yaz böcekleri akşam konserine başladılar
Tüm bunlar o gözyaşlarının kutsanmasıydılar.
Garsonun gelmesiyle duygu uykusundan uyandılar
Garson ‘bir emriniz isteğiniz’ dedi.
‘ Şu boşları al bir de müzik, sanat müziği
şöyle dokunaklı hüzzami ‘ dedi adam.
Bardağını aldı, bayanın bardağını da uzattı.
‘ Sonra !!’ dedi.
Bayan b ardağını aldı ' o anılara olsun' dedi ,
devamla işte böyle o da öylesi bir yaramazlığımdı
Annemi üzen bana ders olan bir anı
unutamadığım bir çocukluk anısı …’
‘Anlat daha anlat’ dedi adam.
‘ Ama hep ben nlatıyorum!’
‘ Anlat bana çocukluğunu anlat tatlı handoş
Dedi devamla, yorulmadıysanız ben günlerce
dinlemek isterim. ‘
Aslında bayan da anlatmakla, çocukluk anılarını
Yaşıyordu. Hele böyle meraklı bir dinleyici varsa’
muzik yenilenmişti Bülent Hanım inliyor
damardan damardan yürekten söylüyordu
'Akşam oldu hüzünlendim...'
Masanın eğilmiş olan bayanın elinden tuttu
iki eli arasında okşadı öptü çekti kalkmasına
yardım etti sahnedelerdi sarmaş dolaş döndü
dündü döndüler...
sararmış söğüt yaprakları arasında
kuş cıvıltıları arasında bülbül serenadı
sahilden ney iniltisi sazlıktan kurbağa giller
parlayan anazlardan cırcır sesleri
Bak dedi adam bak doğa dile gelmiş
bizi kutluyor dedi devamla
bir çocukluk anısını fısıldadı
'Hadi çocukluğunu anlat !' dedi
'Başka zaman, hadi üşüdüm' dedi bayan
Dolunay gölü yarılamıştı
- A r ş i v -