12.3.2020 14:28:28
Günısıǧınla beraber geliyorsun,
buram buram kokunla...
Ben buradaki kahveleri hiç sevmedim,
Sevemedim bi türlü.
Komşumuz ne zaman gitse,
Eski İstanbul'lu Kantocu Mehpera ablam,
Eminönünden Mısır çarşısından,
Mehmet Emin efendiden,
Memleket gibi toprak gibi,
kokan kahvesinden getirir.
Ben seni tanıdıktan sonra terk ettim,
Tüm eski alışkanlıkları.
Senin adını kahve gözlüm koydum,
Sen benim varya,
Keyfimin kahyası oldun be güzelim.
Derler ya...kırk yılın hatrı varmış,
Senin hatırın bende bir ömür kahvem!
Sana gülümsemesem, kızarsın!
Ah o köpüklü halin yok mu?
Ah benim sabahları içimi ısıtan,
Hoş kokulum, gözümün parıltısı
Keyfimin kahyası!
Hadi bak;
Sana yoldaş güllü lokum
Koydum yanına - kıskanma!
Keyif vakti;
Aldım seni
Annemin çeyizlik fincanına koydum
“Celileyi” okuyorum bir yandan,
Ödüllendirmek gibi işte kendini.
Günün herhangi bir saatinde,
Muhakkak olmalısın...
Anlatmak mı seni?
Hissetmek desek daha iyi olur bence.
Rengini, kokunu, dile gelen tadını,...
Dibinde hiç telve birakmamak şartıyla!
Falıma bakıldı çoktan a cancazım.
Yudumlarım seni... Aşk gibi