5.1.2019 19:35:56
Adamları varmış bazı adamların
Ankara’da, İstanbul’da
O yüksek katlı binalarda
Varsa halledilecek bir iş
Önce onları bulmak gerekirmiş
Benim de var adamlarım
Şehirde, köyde, kasabada
Kırda bayırda, Anadolu’da
Onlar benim hâlimden
Ben de onların hâlinden anlarım
Madem adamı var herkesin
Sizinkiler sizin
Benimkiler benim olsun
Gelsin o benim
Bileğinin hakkıyla geçinen
Gönlü püryeşil çayır çimen
Kendi hâlinde, doğal ve içten
Sadece cumaları
Abdest alıp camiye giden
Sonra da yeri geldiğinde
Allah affetsin
Hatalarımız çok diyen
Net ve mert adamım
Bir yaz gününün ikindi vakti
Koyu gölgeli bir çınarın altındaki
Bir köy kahvesinin önüne otursun
Cilaları dökülmüş sarı bir sandalyeye
Terli kasketini koysun… Ve sorsun
Nasılsın dostum, ne yapıyorsun
Derken derin bir sohbete tutuşsun
Benimle usul usul, uzun uzun
Koktuğu günlerde tuzun
Çoğaldığı günlerde namussuzun
Tek durur teknesinden yer o
Hamdolsun Allah'a
Çoluk çocuğuma bir lokma
Haram yedirmedim ben der o
Sever memleketini
Söyler gönlündekini
Sabahleyin erkenden kalkar
Tıraşını olur, kahvaltısını yapar
Giyer ceketini yola koyulur
İşine gücüne bakar
Ne can yakar, ne kalp kırar
Çalışır kazanır, mutluluğu
Evinde ve ailesinde arar
Uzun lafın kısası
Hâli riyasız, sözü yalansız
Cebi haramsız olmalı
Benim adamlarımın
Ne bir şey ummalıyım onlardan
Ne de onlar bir şey ummalı benden
Kirli birer gömlek gibi çıkarları
Çıkarıp atmış olmalıyız aradan
Dahası, daha pahalı değerlerimiz olmalı
Maldan, mülkten ve paradan
Mesut ÖZÜNLÜ