21.6.2017 05:19:33
Kan muslukları
Kızıl siyah saçlarını yıkar
Her sürmeli telinde
battıkça balçığa
Dikenlenir gülünün sol yanı
Cahilliğin kirli tonu ellerin
Sivrili hayallerin
tırnak uçlarını
Kemirir
Böylelikle
Başını ağrıtan
Bitkin bit böcekleri gibi
Dökülürsün aralıklarından
Hücrem parmaklarının
Ya lat
Tüm çamurdan bedenini
Dilin soysuzluğunda
Utanç artığı
Beyaz dan arda kalan yalan
Meleklerinin düşmanı
Gözünden akan
Tutam tutam tutamları
Tuttur ki
Vahşetten göğe süzülen balona
Maviye konan kuşlar
Kanatlarından
Dile getirsin ruhani tınıları
Anneliği anlatır onlar
Süte konulan masumiyetin
Kurşuni görevi
Yıkamalı tabiyatı
Öfken sesiyle
Çaksın
Yeryüzüne
Siyah boşluklardan
Yayılan
Günahlarını arındırıp
Kendine getiren
Acem topluluk
Korkulukları
Enlerin ortasını kurutan
Uğultu suretiyle
Bulaşık hayallerin ruhsuzluğu
Çöksün ana
Bebek yarası yüzünde
Takıntı seromenisini
Arsızlandıran
Kaşlarından
Coşkun vadilerin
Nadide boncuğu inciler döküp
Üstten üste
Kaldıran
Mest olunan şaheseri
İzlettiren teninde
Gökyüzü dürtülerinden
Bele
Sadece
Renksiz gezinen harflerin
Armağanı
Açılan
Çınlıyor yine gün
Tüm geçmişten
Barut kokuyor kaldırımlar
Patlamadan kalan
Antlaşmalar yazılmış
Bileğin kesiğinden
O renkten tavanlar
Demet demet sinyaller
Örülü kin tabuları geleceğe
Yaşlı beton duyguları görülen
Sinekli güneşten
Buğulu yaşama küf kokuları
Ağız boşluğundan
Girdaba dönüşen
Dert
Siler geçer
Soylu soysuzluğundan
Birbirine olan tutarlılığı
Yırtılıyor tohum
Mikrosunda var olum
Evrende kabule tek şart
Lekeden kabuktan
Çatlamak
Ikındıkça düşler
Geleceğe dönüşen
İçerledikçe damlalar
Kalıtım görevinde
Sızıyor nesle
İstemesi doyumsuz
Yorgun bacaklardan
Gökdelenlere
Pürüzsüz tenin
Ayıplıgını sömüren
Bir gün bırakır
Tutku şarkıları
Melodisi binli seneler
Esef denizlerin
Gelgitleri yayılı düne
Göz açıkça diyor;
"Ölüm için
Bıçak yarası
Kendine gelsin güruh
Seçim senin
Senin ruh
Kader örmeyi tamamladı
Aşk arsızı
İliklerin
Parazit mi beyaza çalan
Lanetlenen bir bedelmi?"
Kırmızı ...