4
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1093
Okunma

Abdullah Muttâlip’in, muştuyla gönlü coştu
Meyler sundu sevinçle, cennet kokusu hoştu
Koskoca şu ömürde, yetimin yeri boştu
Kandaşlar bayram etti; sendin gelen Ey Nebim.
Şeytan şaşkın perişan, inliyordu durmadan,
Cin ve tüm tagutları, yıkıldılar vurmadan,
Gökte parlayan o nûr, anladılar sormadan,
Allah’ ın Hâbibisin, sendin gelen Ey Nebim.
İffetli annenin, öksüz yavrusu sendin
Gece gündüze gebe, benden öte bir bendin
Soruldukça ağyâra, o el emindir dendin
Kalplere muhabbetle, sendin gelen Ey Nebim.
O öksüz hanede ki, parlayan gerçek nûrdun
Süt annene verildin, Mekkeydi senin yurdun
Gül kokan kundağında, göreni kalpten vurdun
O yerde korunandın, sendin gelen Ey Nebim.
Annelik şefkatiyle, bağrına bastığında
Göznûru olmuştun sen, misk kokar yastığında
Amine nin kuzusu, kızgın çölü aştığında
Hem öksüz, hem yetimdin, sendin gelen Ey Nebim.
İnsanlara en güzel rehberdin gönderilen …
Karanlık devirdeyken gözyaşını dindiren
Gözler yollarda kalmış o sendin beklenilen
Yüreği sevindiren, sendin gelen Ey Nebim.
Aşık oldum ben O’na, O bulunmaz bir güldür.
Kokusun sal kalbime, lutfet ruhumu güldür
Allah’ım son nefeste, ismini söylet öldür
Ruhum ruhuna muhtaç, sendin gelen Ey Nebim.
Nigâr Bedirhan
5.0
100% (8)