2
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1373
Okunma
Geceler nereye saklar onca yıldızı sabah olunca
hele de o muhteşem samanyolunu
güneşle ayın arasında gizil bir şeyler var ki
ikisi de ketum ser verip sır vermezler
bu aralar en güzeliyle ödüllendiriyor rengini
üşüdükçe denizler
o yalnızlıklara gizlenmiş fırtınalar
ve akşamın ışıkları inen geceye
onlar o büyülü fenerler göründüğünde
kımıldar durağan her şey bin bir renkle oynaşır
sanki birer mevlevi dervişi dönerler eksenlerinde
sana bakmak gerekir şöyle adamakıllı
bir şiir yazmak için hep sana baktım ben
ne zaman bir şeyler yazmak istesem kokunu duydum
esti rüzgarın bir dua gibi kayboldum içinde
kokunu koklayıp rüzgarınla esinlendim
saçlarının müziğiyle hep diri kaldım ben
sana bakma penceresinde üşüyen kuşlar
çalmıştır pencerenin camını da duymamışsındır
sana bakma penceresinde güller sarmaşık
tüller ki kuyruklu gelinlik kadar görkemli
duvak misali yerlere kadar
üzerlerinde erguvani gölgeler
sen başlangıçsın sen sonsuzluk
bütün renkler senden zuhur eder
bütün saatler sende durur
sen göründüğünde pencerende
gece bitmeden yıldızların altında
verdiğin bu son randevudur
Yüksel Nimet Apel
26/Ocak/2016/Salı/Bodrum
5.0
100% (5)