Dün gece ne içirdi bu dengesizler bana kafam hala Tusunami
Rüyamda bir de Cingöz Bedriye’yi gördüm Fredi Amca ne ki
Her sabah diyorum ulan Şüayip çek restini bu aleme kes merhabanı
Güzel de bir kız bul sonra geç yanlarından esirge şu mahalleye selamını
Neyse Veresiye Remzi şimdi beni gözler hay defteri kalın kalın düzülesi
İştahım yok ama kendince doldurup dursun o yalan günah künyesini

Yakışıklı bir güneş vurmuş avluma ateşli bir dilber öpüşü gibi
Ampuller sönecekmiş sönsün be çok da mumumun ipindeydi
Sahi ya esmer bir kız vardı Süslü Süleyman’ın dün akşam kestiği
Bak şimdi anımsadım hatun çay’a şekerini atmadan birden kalkıp gitmişti
Bizim Süslü bir bahtı gülmedi her mevsim yitik bakışlar bezgini 
Ama bayağı iyi psikopattır sözünde ekmek durur dilinde içli kederi

Eski zamanlardı kıyak maksatlı bi krem vermiştim al suratına sür diye
Kızlar temiz delikanlı sever o sakal kıl tüy çıkıntıları da neyin nesi öyle
Bizim zevzek o gazla git sen boşalt tüpün içini tam kadro yay yüzüne
Ertesi gün ne göreyim çenesi rapsodi yanakları iri irinli sivilce
O eyleminden beri süslü kaldı adı hani jiletle kazısan çıkaramazsın
Derisi bir tuhaf o gün bugün desem de ben masumum inandıramazsın

Garip yıllardı elimizde boy boy afiş fırça düşmüştük bir gece yol’a
Ben yapıştırayım dedim sen de etrafı aman atmaca misali kolla
Yahu daha ilk duvarda peşimizde kanun lamba fır fır düdük sesi 
Meğer Süslü’yü gündüzden ihbar etmiş çarşı karakola annesi
Yandın oğlum Şüayip koş koş Süslü’nün dayısı komiser o nasılsa torpilli
Senin hayatını bitirir bunlar bir davet yüzünden hop ana davadan içeri

Attım kendimi sokağa karşımda kimi görsem iyi Egeli ’nin kendisi
Sırtında çantası ’sen var ya sen’ hesabı gülümsüyor gözleri
Sordum yolculuk ne tarafa gurbetse hemen ağlayalım şiir ağbi
Demez mi yok yok senin evin az berisine taşındım sana ne ki
Ne zaman kurtulurum senden ey Şüayip’im milli felaketim
Dedim uyma Şüayip uyma malum kendileri ne söylese de yeri

Nereden niçin gelir şimdi bunlar başıma hoş bilinmez ama
Beni en fazla üzen kadınlarımı da özledim her neden her nasılsa
Elimde değil işte güzel bir gülüş ılık bir ses duymayayım
Şüayip dediler mi gömlek ceket o biçim rüzgara forayım
Yakışıklı bir güneş vurmuş caddeye ateşli bir dilber öpüşü gibi
Ampuller sönecekmiş sönsün be çok da mumumun ipindeydi






ŞÜAYİP