2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1468
Okunma
Yokken bir karış acı saplandı içime,
Dağınıklık ise,
Bir tür yerleşmeydi etrafında.
Sen asla olmayandan ileri giden bir parça,
Ben ise seni bir türlü,
Geri döndüremeyen tarifsiz yol.
Acı saplandıkça,
Sen elini koydun yüreğime,
Canımın acısını almaya çalışarak.
Halbuki bilmiyordun ki,
Her denemende yaramı
Biraz daha acıttığını.
Ve bir gün anladım ki,
Bir yararı olmayacaktı
Senin acıma acımanın.
Sana bunu söylediğimde ise,
Bunu önce kabul edemedin.
Elinden mutlaka bişeyler gelmeliydi,
Sana göre.
"Herşey iyi olacak"
Klişeleşmiş bir alışkanlık
Haline gelmişti senin için.
Alışkanlıklar ise tedavisi olmayan
Bir hastalıktı bizim için.
Bir panzehir asla varolmamıştı
Ve olmayacaktı da.
Belki de "biz" asla var olmamıştık
Ve olamayacaktık.
Belki "biz" için zorlarken
Aslında kendimizi kaybediyorduk her gece.
Her gece bir parçamız
Bin parçaya parçalanıyordu,
Kim bilir...
Ben her gece o parçaları toplayıp,
Başucuna biriktiriyordum.
Gün gelir de parçalancak parçan kalmazsa,
Onları tekrar parçalayabilmen için...
Ben her sabah seni düşlerken ,
Sen her gece beni yaşıyordun amansızca.
Tüketiyordun bilinçsizce,
Seni, beni ve "biz"i...
Ve bir gün bunun farkındalığı bizi vurmuşken,
Yıpranmış yataktan çıkarak,
Acılarımızla yüzleşmeye vurduk kendimizi.
Sen ise hala kabullenemeyerek,
Canımızı kurtarmaya çalışıyordun.
Sana sevgim ise,
Seni bundan kurtaramadı hiç bir zaman...