iki sokak öteden yürüsen salınışlarınla
nazlı adımlarının sesi kulaklarımda
nazik yere basışların
duygusallığımı törpülerken aheste gidişlerin
soluğundan düşen sessizliğin
narin, hanımefendi dokunuşların
kalabalıklar arasından süzülen gidişin
meltemsi esintiler yollar bana
hissiyatıma düşersin özlemlerinle
kalbimin atış ritimlerinde değişikliğe uğratırsın...



ben seni hiç görmesemde hisseder yüreğim
heyecan katarsın dopdulu
huzur depolalarım kahve bakışlarına
yüreğine aç gönlümün
betimsiz baharların o muhteşemliğinde
çorak topraklarmı emzirirsin
yağmurlarınla yıkarsın yosun tutmuş yüreğimi
sevdanın gür pınarlarından kana kana içirirsin aşkı...



her şey değişir, dört mevsim değişmezsin
yazın, sonbhaharın, kışın hep bahardır
teninden fışkırır çiçekler
türüm türüm kokarken vatansın
doğanın güzellikleri var sende
deryalardan ığıl ığıl akarsın coşkuyla
bakire dudaklarından uçuşur kelebekler
sarmaşıklar, yediverenler, güller
boy atar, kök salar asırlık çınarlar gibi
sevda tepesinin engin yamaçlarında parlarsın...



akşamlarımın yalnızlığına doğarsın ay gibi
aydınlatırsın karanlığımı
fotoğraflarına doyumsuz bakışlarımda
keyifle yudumlarım kahvemi
ne tasa kalır, ne keder
unutururum bitap düşmüş yalnızlıklarımı
uzaklara prangaladığım hasretim diner
gözyaşlarımdan aşk akarsın
unutulmaz sevişlerimiz gelip geçer gözlerimden
mutlu düşlere nasıl da gebe bırakırsın beni sen!..



Zafer Direniş
...

08 Ocak 2016 Cuma 00.40 Lahey