1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1154
Okunma
Eskimiş bir sabaha daha uyandım,
Gözlerimi ufalıyor ellerim
Gözlerim ufalıyor göründükçe hayalin
Sımsıkı kapatıp açıyorum gözümü
Rahatlıyorum
Sadece Geciktiriyorum.
Atıyorum üstümden yorganı kenara
Kâbustan fırlar gibi atlıyorum yataktan
Başlıyor tekrar,
Islak yüzümü kuruluyorum
Sonra bir sofra üstüne taze bir ekmek
İki zeytin, iki peynir, iki yumurta
İki düşünce
Yudumlarken boğulduğum sıcak bir çay
Tadı tutmamış bir çay.
Atıyorum kendimi dışarı
İstemeden kalıyorum çünkü evde
Ve hiç istemeden çıktım dışarı
Yürüyorum, sessizce oturuyorum
İnsanlar mutlular yine aşırı
Birkaç muhabbet geçiyor
“Nasılsın dostum, napıyorsun”
İnan beni çileden çıkarıyor
Utanmıyor hayat bir de gülerek soruyor
Rahatlıyorum
Sadece geciktiriyorum.
Çekilmez dakikalar geçiyor üstümden
Basit sözler, tıpkı şu anki sözlerime benzer,
Aklıma takılıyor bir gidiş
İçten dışa bir haykırış,
Kızıyorum, yüzüm kırış kırış
Maziden tanıdık bir saldırış
Beklemiyorum anlayış
Düşünmüyorum kurtuluş
Oturduğum yere mıhlanmışım
Aklıma mıhlamışım
Kaderime küfrü öyle bir basmışım ki
Güzel ne varsa hepsini kaçırmışım.
Ağzımda kötü sözler var
Tutuyorum,
Tıpkı önceki benle şimdiki bene benzer
Akşam eve dönüşü var bugünün
Tutulacak yası var daha dünün
Sövdüğüm özgürlüğümün arayışı var
Aklımın bir gidişi kavrayışı var
Ayaklarımın anlayışı var
Ellerimin uğurlayışı var
Ve gözlerim kapalı ağlayışı var,
Zehir inan zehir
Katlanıp da bunları yazışı var
Dayanıp da bunları tekrar yaşayışı var
Bu kalbin bir arayışı var.
Akşamüstü tepede saydam bir ay
Giriyorum evime
Geceye kadar oyalıyorum kendimi,
Yatağıma erkenden uzanıyorum
Bakıyorum parlak tavanıma
Tekrar okurken şiirimi
Dalıyorum lanet uykuma.
Rahatlayamaz, sadece geciktirmek zorunda şairin,
Sen anlayana kadar okunacaksın şiirim.
SCKaradeniz [Mr. Lonely]
5.0
100% (5)