3
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1986
Okunma

Ey Sevgili;
Derdim Zeliha’nın derdinden daha büyük
Ve kalbim, bir güvercin kalbi gibi yaralı
Ellerim sema’da, lakin imanım çürük
Nazenin bakışlarım ki, geçmişten nazlı.
Ey Mecnun;
Bir itfaiye memuru gibi, giy tulumunu
Arş’ın sahibi açmışken nur musluğunu
Dök ne varsa secdeye, varını yoğunu
Söndür sine’lerdeki, aşk yangınlarını.
Ey Canan;
Sorduk gök ehline, yangın nerededir
İçimdeki yangın ile acep kardeş midir
Evrad-u ezkarım, yangına çare midir
Şerh koy aşka ama kapatma kapıları.
Ey Sevgili;
İki deli bir veli, öyle anmışım hep isimleri
Başım göğe erecekken, yakmışım gemileri
Güneşin ihtişamı kalbime de siniverdi
Derde derman için Ya Rab; verme gazabını.
Ey Yar;
Geçti dört mevsim, beşinci mevsim gerek
Çöldeki bedevi halime bir damla su gerek
Ettiğim dualara, sen’den bir kabul gerek
Kuşanmışken kılıcımı, ser ömrüme sofranı.
Ey Sevgili;
Yetmez mi bunca çile bunca dert ya Rahman
Kalmadı gözlerde yaş, oluver derde derman
Hayal perdem yırtılsın, sonsuza dek aradan
Derviş gönülsüz gerek ise, sil içimden ahımı.
Ey Canan;
Bırakın sizi bizi, Habibullah’ıağlatacaklar
Arkasından ne haltlar çevirdi diye bunlar
İfrit getirecek zakkumu, alın işte ruhlar
Son nefeste Ya Rab! Mümin eyle kullarını.
Ey Bad-ı Sabah;
Kainatta solmayan tek renktir benim aşkım
Garip ve yetim kaldı içimde, tüm mısralarım
Gölgesine sığındığım çınar, bak şimdi yastayım
Başım öne eğikken, ağlatma sakın kullarını.
Ey Sevgili;
Defterlerin sol taraftan verildiği o günde
Sağ cenahımdan defterimi rüzgar gibi üfle
Kalbimin miracını, ne olur aşkın ile beze
İçir şehadet şerbetini, al günahkar canımı.
Ey Sevgili;
Lütfuna susayan şu fakire, sun muhabbetini
Kılınsın cenaze namazım, gıyabında şimdi
Vay haline Murat demeden derviş eyle beni
Kul’un isem şayet, unuttur dillerde namımı.
Murat AYDIN
19/11/2015…. Bursa
5.0
100% (6)