//”Sen delisin biliyorsun değil mi?” demiştin.
“Evet, hatırlatmana gerek yok aynada kendi yüzümü görüyorum”//

Seni sildim hayatımdan
Kazıdım yüreğimdeki
Sana dair kırıntıları
İzi kalsa da elbet kabuk bağlayacak
Canım yanmayacak eskisi kadar
Özgür bırak artık unut beni
Merak etme, arayıp sorma da beni
Özgürüm, sen olmadığın sürece…


Hani, “yakın ol ama uzak dur” derdin ya
Sen istedin!
Buraya kadar olduğunu fark edeceksin
Sıkışıp kalırdım ya sensiz gecelerde dört duvar arasına
Şimdi senli anılarla dolduracağım o duvarlarda ki çatlakları
Perdeleri de çekeceğim, ışıksız kal
Kapıları çarpıp çıkacağım
Seni böyle cezalandırmak olacak tek yapabildiğim
Ve…
Yokluğunda özgürlüğe kanat açacağım…


Ölümlü dünya derdin, al senin olsun!
Şimdi o dünyanın kapılarını kapatıp
Riyakâr yüreğin ile delice seven yüreğimde
Kaybolacaksın “hiç”ler içerisinde
Kalacaksın yapayalnız.
Ağlarken pişmanlığına
Az sonra ben gidince
Sen de biteceksin
Ve ben, özgürlüğe selam duracağım…


Merak etme!
Duvarlarda da iz bırakmayacağım
Kazıyacağım harf harf, sana dair yazdığım şiirleri
Sana tek bırakabileceğim “gitmek” olacak.
Aynı havayı teneffüs ettiğimiz şehir
Sensizliğe başımı vurduğum duvarlar
Bundan böyle,
Hüzünlerime hüzün katamayacak.
Yansıtmayacak yıkıldığımı duvarda ki kırık ayna
Özlemlerin verdiği acıyla,
Dudaklarımı ısırdığıma şahit olamayacak
Kırık dökük anılar…

Birazdan kapıyı çekip gittiğimde!
Hiçbir şey kalmayacak geride, sana, bana dair
Ve…
Sen biterken
Ben de mutluluktan uçarak
Özgürlüğe gideceğim…


Neden diye sorma!
O hakkını çoktan kaybettin!
Ben hak etmemiştim,
Yakınken uzak kalmayı
Severken sevilmemeyi
Dokunmak için uzandığımda yasaklanmayı
Öpmek istediğimde başını çevirmeyi,
İşte bu nedenle yasaklarla olamam,
Ben gidiyorum…

Gözlerim dolu dolu, tanıklık etmeyecek gidişime
Yaram derin, çaresi yok kapanmaz
Dilim lal olmuş, söz söylemez şaşkın
Ve…
Her şeyimken “hiç” olan aşkım
Gönül deryamda battın sen
Battın…
Ve ben, avuçlarının arasından uçup giden
Kuş misali özgürüm…


//Düşüncelerimden arta kalanlar// Delidir, ne yapsa yeridir.

Mustafa KARAAHMETOĞLU