0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1489
Okunma

O GİTTİ
O ki,
ölü bir bülbülün şakıması
bir gülün ıtrı
çelikten zincirlerle bağlı
sadakatle boyun eğdiğimdi
üstümde bulduğu
bir kadına ait saç teli
keskin bir bıçak gibi
şah damarını kesti
gökten kudret helvası
ve bıldırcın yağmadı diye
böylesi bir aşkta inkara düştü
kirli bir balçıktan yaratılmış olduğumu
yüreğime üflenen aşkla hayat bulduğumu
biatkâr havariler gibi
önünde diz çöküp secde ettiğimi unuttu
geceler boyu
manastırlara kapanan sensizliğim
sana dualar etti
titrerken mum alevleri karanlığın gözlerinde
ecel teri gibi yokluğu damıttı
yalnızlığın senfonisi
yankılanırken manastırın taş duvarlarında
iç geçiren yalnızlığımın naaşı
ağıtlarla taşındı “yağmur yüklü bulutlar üstüne”
ve karanlık çöktü
utanarak baş eğdi sorgu melekleri
bulutlar kara’ya boyanarak ağladı
ve o gitti
yeminler olsun ki
ben uymadım şeytana
sinsice “ruhumu ele geçirmişti”
yalnızlığa içtiğim bir sigara dumanıyla
içime girmişti
andolsun ki almadım koynuma
yalnızlıktan başka bir kadını
kabahatim neyse çekerim
sabrım dağlar gibidir benim
Allah şahidimdir aldatmadım ben seni
ya geri dön
yada yüreğinden sürgün et beni
ölüm ne kadar güzeldir bilirim
yaşarken ölümler ölüm değil
nihayet şahitlik etmedi yalnızlığıma
ve sorgu bitti
o gitti
ben öldüm
Efkan ÖTGÜN
5.0
100% (4)