Dinle sevdalım
Bir şiir yazdım sana
Dizede sevdamın kokusu vardır
Örgüsü, kurgusu
Senle, ben oldu
O kömür karası gözlerin gibi
Leyla karasıdır saçların senin

Sanki bayraklaşır saçların yelde
Dor atın boynunda yele saçların
Kuş tüyüdür sanki gelince ele
Ne güzel haz verir ele saçların

Uzayıp gidiyor yollar misali
Şiire yön veren
Lüle saçların
Ne sır var, ne sırdaş
Nede gizlilik
Şiirin teması,sevdadır, yârdır
Ne güzel bir tanem gülüşün senin
Hele bakışların
Taze bahardır

Neva da takılı kaldı gülüşün
En güzel beste de
Yine sen vardın
Buselik makamdan sessizce geçip
Nihavent de, dokundun
Gönül telime
Zekimüren diyor ki:

“”Şarkılar seni söyler,dillerde nağme adın
Aşk gibi,sevda gibi,huysuz ve tatlı kadın
En güzel günlerini, demek bensiz yaşadın
Aşk gibi,sevda gibi,huysuz ve tatlı kadın””

Sevdanın dehr-i’ne
Dalınca böyle
Gönül abat oldu aşk sarhoşuyum
O nasıl bakıştır
Bittim efemdim
Kız senin gönlünün, sevda kuşuyum
Sevda yokuşunu tırmandık senle
Aldın gülüşünle
Sen beni benden
Duygu sellerin de, seni dilendim
Bak aldım sonunda, ben seni senden

Anlatayım da dinle
Zaman dehlizlerinde yol alırken
Sessizce
Biraz aşağılara
Nil kenarına doğru inince
Metanni prensesinin kızı
Nefertiti göründü
Firavunun sarayının terasından
Nil’e bakıyordu koyu kara gözleriyle
Bronz teni
Dik duruşu
Hele hele o tebessümü yok mu
Del’ediyordu gören herkesi
Akheneton’un gözdesi
Çöl güneşi Nefertiti
Bir devrin görkemiydi
Gözlerinde gördüğüm

Bak Emel Sayın söylüyor
Ne de güzel söyler bunu

“””Bir dünya yarattım yalnız ikimiz için
Seninle ağlayıp seninle gülmek için
Bir başka sevgiye yer yok benim dünyamda
Orda tüm sevgiler yalnız ikimiz için”””

İşte bu bizim sevdamız
Yalansız riyasız
Şiir yazdım dize dize
Sana, bana
İkimize

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ