Bu yağmura ne demeli böyle
Bula bula bugünü mü seçti
Yağacak başka bir gün yok muydu ki sanki
Yine mahsur kaldım çıkamadım

Bir de çıksam hani
Dönüşü yok besbelli
Sallapati gelip geçiyor günler
Hep aynı hayalin peşinde koşan
Unutulmuş bir yerler var
Zamanla uğraşıp duran

Bir isim arıyor belli belirsiz
Belli belirsiz anlaşılıyor işte
Katı kurallar yumuşak başlar
Yükselen sesler ve yaşlı gözler
Hep beraber yaşıyoruz işte

İşte dediğim karmakarışık bir şey
Sevgiyi allak bullak ediyor
Güvenler bir dal sessizliği ile yıkılıp
Aşkı Sonbahar’ı beklemeden terkedilmiş toprak
Arkadaşlık toprak altında
Yapayalnız ağlıyor kainat

Her zaman bunları düşünürüm
Kimi zaman o an’ı yaşar
Sessizce dolaşır durur anılar
Ve doğacak yeni bir yaşam
Aynı dünyayı yaşamak

Bir görünüyorum görünmüş
Kayboluyorum benzer
Aynı korkuyu yaşıyorum
Gülüşlerde sevinç
Ağlamada özgürlük var


Aynı dünyayı yaşamak
Sevilmekten öte sevgi var anılarda
Gerçeklerle kaynaşan
Bakışlardaki ürperti
Soluk alıştaki titizlik
Aldatmayan kararlar

Aynı dünyayı yaşamak
Bir sis perdesinden sıyrılıp
Güneşin doğacağını bilmek
Bir ateş perdesi seçkin
Sıyrılıp gülümsemek Güneş’e

Bir silah ürkekliği var üzerimde
Geçmiş gecelerin korkusu
Yalnız geçen günlerden biri
Sevgi dolmuş sevi dolmuş yüreğimde
Bir taşkın ki önüne geçilmez

Bir fırtına kapkaranlık bir gece
Ardından yağmur üstüne yağmur
Yalnız ve soğuk bir gece
Sevgiden kopup gelen ve güvenilen

Sevgiden yana ne varsa
Hepsi geride kaldı
Bir göz süzüşü ile gelip geçen
Üzerinden dökülen mağrurluk
Ve istenilen aşktı beklenen
Bir rüzgar serinliğinde

Ağarmaya yüz tutmuş anılar
Depderin bir düşten uyaran
Pervasız bir deniz
Ve bir grup yıldıza rastladım

Mevsimlerden bir yaz
Bir tek onlar yalnızlığa ortak
Her rüzgar üşütmez derler
Ama bu akşam üşüyorum
Seviden çarparmış yürekler
Yürekten üşüdüğümü hissediyorum



Bir grup yıldız gökte
Hep aynı yerde
Gülümser gibi birisi
Diğeri göz kırpmakta nedense

Gece çökmüş denizin üstüne
Dağların üzerinde belli belirsiz
Bir başka salınıyor doğa

Bir başlangıç besbelli
Özlenen bu karanlık
Yalnızlığın ötesinde seviler
Kapkaranlık bir gece

Karanlığa düşmüş gözler
Derinden derine işler
Birkaç sözle hepsi biter
Geçen birkaç mısrada
Eskiden beri süregelen
Eski bir şarkı gibi

Bu yağmura ne demeli böyle
Bula bula bu günü seçti
Yağacak başka gün yok muydu sanki


Namık Kemal ÜLKÜ
10/2007