Gece gündüz yanar yüreği harlar Yanan o olsa da der ki eyvallah! Tahammül etmeye kalbini zorlar Sararıp solsa da der ki eyvallah!
Kırk yerden kırılmış ruhu bedeni Zulme baş eğemez bulur edeni Haysiyet, izzeti varlık nedeni Bu yolda ölse de der ki eyvallah!
Hüzünlü şarkılar türküler dinler Çektiği her ah da duvarlar inler Maziye daldıkça geçmiyor günler Kederle dolsa da der ki eyvallah!
Yaralar gönlünü aşk denen bela Talihi güldürmez vermez hiç mola Sevdiği gurbette özlemi sıla Vuslatla kalsa da der ki eyvallah!
Gönül yolcusunun bu divanına Kafkasi’nin yolu düşer yanına Yarence davranıp girse kanına Postunu alsa da derki eyvallah! Dostunu çalsa da der ki eyvallah!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
önce ödülünüzü kutluyorum kardeşim.benim eşimin adı da osman dı.nur içinde yatsın.şiir harikaydı.Allah tan her gelene tevekkülle kabul ettikçe hiç bir sıkıntımız olmaz.çünkü o nun ol emri yeter.bir de insan iyi niyetli olursa ,kimseye düşmanlık beslemezse,mutlu olur.ama her zaman da kuldan gelen şeylere de eyvallah demek hatalı olur bence.Allah tan gelen başımızın üstündedir.şiir hem çok ,hem çok anlamlıydı.kutluyorum,selamlar kardeşim.
Yoruma gelince Kıssadan bir hisse ile cevap vereyim. Hikaye bu ya
Eyvallahı meşhur bir derviş baba, mahallesindeki kahvehanenin önünden geçiyormuş, orada bulunanlardan biri bizim derviş babayı işaret ederek;
"Bu adam var ya bu adam, başına ne gelirse gelsin ne görürse görsün eyvallah Allah'tandır deyip geçer" demiş.
Kahvehaneye yeni yeni alışan çaylaklardan biri de
"Yani ben şimdi şu ensesi kalın kocaman adama bu çelimsiz halimle gidip bir tokat atsam Allah'tandır deyip eyvallah mı edecek" demiş.
"Ne zannettin" demiş diğeri.
Adamın merakı etrafın tezahüratıyla pekişince denemeye karar vermiş. Usulcacık derviş babanın arkasına kadar yaklaşmış. Birdenbire zıplayarak dev cüssenin taşıdığı kafanın ense köküne şamarı yapıştırmış. Boyu yetmediğinden olacak elinin ayarı da bir hayli kaçmış. Tokadın sesi yankılanırken hazret hışımla arkasına dönmüş. Korkudan dizlerin bağı çözülen acemi çaylak güç bela
" Baba erenler Allah'tan Allah'tan" demiş, amma tesir edeceğine ihtimal vermez ve hayatından ümid keser haldeymiş ki, baba erenler
"Korkma korkma, Hak'tan olduğunu biliyorum" demiş ve
"Ben, hangi yezidi musallat etti diye bakıyorum" demiş.
Fıkra bir yana anlaşılan her makamın, her derecatın her derekatın kendine göre bir eyvallahı var. Ve olmalıdır da.
Bizim Eyvallah da böyle bir Eyvallah.
Bu anlamlı yorumunuzla sayfayıda renklendirdiniz. Teşekkür ederim
Yoruma gelince Kıssadan bir hisse ile cevap vereyim. Hikaye bu ya
Eyvallahı meşhur bir derviş baba, mahallesindeki kahvehanenin önünden geçiyormuş, orada bulunanlardan biri bizim derviş babayı işaret ederek;
"Bu adam var ya bu adam, başına ne gelirse gelsin ne görürse görsün eyvallah Allah'tandır deyip geçer" demiş.
Kahvehaneye yeni yeni alışan çaylaklardan biri de
"Yani ben şimdi şu ensesi kalın kocaman adama bu çelimsiz halimle gidip bir tokat atsam Allah'tandır deyip eyvallah mı edecek" demiş.
"Ne zannettin" demiş diğeri.
Adamın merakı etrafın tezahüratıyla pekişince denemeye karar vermiş. Usulcacık derviş babanın arkasına kadar yaklaşmış. Birdenbire zıplayarak dev cüssenin taşıdığı kafanın ense köküne şamarı yapıştırmış. Boyu yetmediğinden olacak elinin ayarı da bir hayli kaçmış. Tokadın sesi yankılanırken hazret hışımla arkasına dönmüş. Korkudan dizlerin bağı çözülen acemi çaylak güç bela
" Baba erenler Allah'tan Allah'tan" demiş, amma tesir edeceğine ihtimal vermez ve hayatından ümid keser haldeymiş ki, baba erenler
"Korkma korkma, Hak'tan olduğunu biliyorum" demiş ve
"Ben, hangi yezidi musallat etti diye bakıyorum" demiş.
Fıkra bir yana anlaşılan her makamın, her derecatın her derekatın kendine göre bir eyvallahı var. Ve olmalıdır da.
Bizim Eyvallah da böyle bir Eyvallah.
Bu anlamlı yorumunuzla sayfayıda renklendirdiniz. Teşekkür ederim
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.