Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
AKPINARLI
AKPINARLI

Dolaşır Dururmuş Hep Daha

Yorum

Dolaşır Dururmuş Hep Daha

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

1141

Okunma

Dolaşır Dururmuş Hep Daha



Dolaşır dururmuş hep daha bağı bahçeyi Küçükmustafa’da
dilinde dilâver dülgerlerin ağaca
ustaların taşa yonttuğu aşk türküleri
ve o yaşlı muhacirin sancılı söylencelerinde
uzaktan yakından bir göç anısı
anlatıp durur Silistre’yi...


Yelkenler iner
demir atarmış Kalealtı’na Osmanlı İnce Donanması
İslâm’ın koruycu duvarıymış bu liman demirden,taştan,imandan
beyaz beyazmış kale duvarları
yosun bağlamışlar
üşüyorlarmış şimdi terkedilmişliğin sığ yalnızlığından.

Bahtı kara garip zamanlarmış
kızı kızanı ağlar olmuş bir zemheri vakti ikindiüstü
küs düşmüş Tuna’nın sularına Mecid Tabya’nın top sesi
zaman hasım sulara meyletmiş
sular ahir vakte gelmiş denk
Urumeli’nin kaderine
kılağılı bir bıçak gibi bilene bilene
vurulmuş bin bir asi mihenk.


"Bir gün, diyor,bir gün Uşumnu alçağında
bir manda kotası üç yaşında
bir kan gölünde yüzse gerek!"
ve sahice olsaymış
"Sahi olsaydı,diyor,o muskaların efsunlu bedduaları
boğardı küffarı bizim Tuna’nın bozbulanık dalgaları!"

Zaman hasım sulara akmış
sular olmuş gözyaşların seli
viran kapılarda dilenip durmuş bir tufan gibi
amansız göçlerin amaz yeli.
Dûçar olmuşlar uçsuz yollara
yolları sarıp sarmalamış bir katı kasvet
"Oradan,diyor,oradan,bizim diyardan!"
Tuna yalısından kalkar gelirmiş bu delice hasret...

Dilinde dilâver dülgerlerin taşlara yonttuğu aşk türküleri
vebalinde kan kardeşlerinin bahtsız kaderi
deli gönlünde bir umut
bir deli umut masmavi
bir de beyaz beyaz beyazımsı
bembeyaz ak pak bir demokrasi...

"Demokrasi!Demokrasi! deyip haykırıp durdular." diyor.
İlle velâkin ne balık çıkabilmiş kavağa
ne beklenen huzur inmiş sokağa
ölenler hep ölmüş
gidenler gitmiş tek tek basarak
yalanlarmış,dolanlarmış köşe bucak
sinsi sinsi kıskıvrak...

Rüyalarının nehri Tuna sakinmiş hep öyle
"Bıraktığım gibi,diyor, çocukça mavi"
bülbül yine gül dalindeymiş her seher vakti
yerli yerindeymiş Silistre
bir baş kuru soğanın ,bir bayat ekmeğin derdinde...


"Bir dertleri daha var." diyor
bir dert ki dünden bugüne
günden güne
aza aza
düşmezmiş dillerden ne handa ne pazarda.
Oy anam!
Oy babam!
"Dil yarasıdır!!"diyor
"Bir mahşer günü soru suali edilir de kalem kalem
ahı tutar seni de
beni de
anamın babamın dili Türkçem
okutulmuyor bir türlü
bir türlü okutulmuyor güzelim mekteplerinde.."

Ve dolaşır dururmuş hep daha
bağı bahçeyi Küçükmustafa’da...

Galip Sertel


kalin ]

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 
Dolaşır dururmuş hep daha Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Dolaşır dururmuş hep daha şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Dolaşır Dururmuş Hep Daha şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL