8
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
968
Okunma

Kıyıda bıraktıklarımız , bazen kâllâvi küfürleri hak eder
En arabesk b/ölümden
Yakışmadı usta
Yenildin kuşkularına
Selli yağmurun ardından
Silindi kumdaki ayak izlerimiz
Sonunda küstürdün gülüşümü
Yabancıyız şimdi
Alış yokluğuma
Gece kaldırmıyor intizârların ağırlığını
Saklansan da yarasalar gibi karanlığına
Yaşattıklarının hesabını sorar bir gün Yaradan
Zulmün
Kaynağı belli
Serzenişler Eylül telâşı değil ki
Güvenme elinde tuttuğun kudrete
Gün gelir sallanır o saltanat kayığın
Başına yıkılır sırça sarayın
Enkâzdan yayılınca kül kokusu
İşte o zaman düşlerinin cellâdı ben olurum
Meyyit niyetine sararım seni ah larımla
Zanlı değilsen aldırma
Yanlış şehirde yürümeye devam et
Usta adımlarla
Matem maskeni yanına almayı unutma
Uçurum boşluğu bekler seni
Gerçeğin aynası kırılınca
Olmayan ’değer’lerle
Yüzleşmek zor zanaat değil mi usta
Oysa
Toprak aynı toprak
Kendi ektiğini biçiyorsun
Hasat mevsimi geldiğinde kapına
Dinle
İnançlarını sorgulamak
Haddim değil
Lâkin
Benim inandığım Tanrı âdildir
Vakti gelince ölçer
Günâhının e/derini
Zümrüt Acar
5.0
100% (16)