Elestü
. . .
Payını kap tevazunun en ince ayarından
pazuna güvenme vicdanına sığın
yenebildinse günah yataklarında
nefsini en hazzından

Çıkar haydi cenge yüreğini
vur gürzünü zalime
vur vur ya Hay aşgına kılıncını mezalime
usta işi suyu emmiş çeliğin ver hakkını
batır vampirlerin kanına emdir su yerine

Bak hele yavrun yetim kalmış
yetimin babasız
kır makus talihini şerefsizliğin
bir kerede güldür yüzünü
ayrılırken su dökülen ardından
gözlerinde ki yaş yerine
gamzelerine doldur gülüşleri

Arkadaş ya kaldır başını ufka bak
sıyır aradan silik dağları
yılkı atlarını koştur birbir içinden
dövdür nalsız mıhsız toynaklarını
yada yalnız savaş

Uyandır seherden hemen sonra
Es-salatu hayrun mine’n-nevm namazına
insanlarla bir havayı suyu toprağı
canlı cansız bereketlendir
on sekiz bin alemi
Kâlû bela’dan kıyamete kadar
Elestü bi rabbiküm aşgına . . .
:
Yunus Beypınar