Sessiz bir gecedeyim yıldızlarla başbaşa
Gökyüzü gözlerimle başlıyorken savaşa

Gece bir girdab gibi çekiyor hayâlimi
Sonsuz sokaklarında iki büklüm hâlimi

Bir ses geliyor bir ses her şeyi boğan bir ses
Çıglık çığlık ağlıyor gecede nefes nefes

Önce yorgun bir ışık ve motor hıçkırışı
Eksozun karanlığı yalayan haykırışı

Uzaklardan beliren bir araç hayaleti
Belli ki yol yorgunu sararmış benzi beti

Sanki sevgilisine rücû eden bir âşık
Titreyen gözlerinde can cekişirken ışık

Çelik yüzune inat bitâb ve yorgun yüzü
Israrla kovalıyor karanlıkta gündüzü

Dinle siyah araba acelen var muhakkak
Ama biraz mola ver ki gelsin sana şafak

Az bekle konuşalım bak nefesin yaralı
Uğruna kan kustuğun hangi dağın maralı

Bir sen söyle bir de ben iki yaralı garip
Belli ki ikimizde aynı dertten muzdârip

İçindeki elbisen kırışmış damar damar
Üstünde hasretinin birikmiş izleri var

Kimdir o yol bekleyen hâlâ bekler mi seni
Ondan mıdır bu korkun acelenin nedeni

Ah yanık asfaltların emzirdiği çilekeş
Ikimizin derdi bir inan birbirine eş

Ben içime misafir sen meçhule seferi
ikimizde bitmeyen gecenin kör neferi

Ne bizi anlayan var ne de bekleyen bir han
Biz hüzun vurgunuyuz kaderimiz imtihan

Sahi su dökmedi mi sevdiceğin arkandan
Tekrar geri dön diye çekmedi mi yakandan

Bak kan ter içindesin Azrail’dir acele
Niyetin varmak mıdır vuslatsızca ecele

Dinle siyah araba ne olur biraz dinle
Vuslat sabır demektir inan olsun yeminle

Hele biraz nefes al yazık hâline , günah
Menzile varamazsan eyvah demez mi sabah

inlemez mi yolunda dönüşünü bekleyen
Gözünde kır çiçeği hasreti emekleyen

Ben gecenin sırdaşı sen Ferhat tecellisi
Yoksa ukba’ya çıkar bu yolun tesellisi

Benim adım Makberî senin adındır nihân
Ne çıkar anlamazsa hâlimizi bu cihan

......Makberî....29/08/2015....01:20....Kayseri