9
Yorum
9
Beğeni
0,0
Puan
1136
Okunma

Ahh bu dertli ney sesi hicrân dudağı gibi
Akışında efsûn var çıkışında yanardağ
Dinlerken sarılışı vuslat yatağı gibi
Sanki bana gel diyen beni çağıran otağ
Neyzenin ıztırâbı nefesimi dağlayan
Kulağımda Ney’inin içli darbeleri var
İçli sevgili gibi için için ağlayan
Derdiyle esir alan dört yanı aşktan duvar
Ah bu dertli ney sesi akına giden atlı
Beynimin mahremine giriyor yalın kılıç
Öyle bir heybetli ki yıldırımdan kanatlı
Muhâyyelem târ-ü mâr can çekişen kırlangıç
Gece bir girdâb gibi çekerken benden beni
Götürüp bırakıyor ve karanlık karanlık
Bildim; bu sevgilinin azâd etmez mahzeni
Bari ışık bahşetse hiç değilse bir anlık
Ahhh bu dertli ney sesi nasılda içi yanık
Hece hece kesiyor genişleyen göğsümü
Bir hayâl kahvesinde bekliyorken uyanık
Ağlarken gülümseyen yalnızlık tebessümü
Ruhumu yaralıyor inleyen bu ney sesi
Bildim; Bu yalnızlığın ahenkli kördüğümü
Gittikçe daralırken Makberî’nin kafesi
Neyzen hatırlatıyor yaşarken öldüğümü
____________________Makberî