Ruhu istila edilmiş,bedeni zorba güçlerin sevgi despotlarının elinde gasp edilmiş bir yitik gözyaşıyım bu gece...
Asalet rüzgarlarından arındırılmış ruhum,şeytanın mabedin’de işkencelerle yoğrulmuş deli sevdalar gibi ...
Sonra gökyüzünde yıldızları kattım önüme dehşetin görünen son saatlerinde... Elimden silahımı yüreğimden acılarımı esirgemeden...
Vatansız ve bayraksız yaşamak isteyen insanların korkulu rüyası olan bir avuç ışık yolcusunun kölesi oldum her gece...
Koskocaman bir boşluk, ölümcül bir ıssızlık kapladı ruhumu...
Yokluğumda biriktirdiğim bütün özlemler,sessiz hayatımın bir dilimine yansımaya başladı bu gece…
Kendimi hayatın bütün sokaklarından çekilmiş bir sokak serserisi gibi hissettiğim her an gibi…
Ayyaş bir sarhoşun her gece gibi bu gece’de tenha sokaklarda bir bu duvara bir o duvara sendeleyerek değdiğimi hissediyorum naralar atarak…
Zihnim üşüdü geri kalan hayatımın siyah anılarını düşünerek…
Artık öfkemin uzaktan seslenişini bile duyamıyorum…
Ve sana hemde bana rağmen bana, bu dünyaya imkansız gelen bir sabahı yaşamadan önce…
Her bir zaman farklı bir dünya mı…yada her bir dünya ayrı birer zaman mıyı oldu sayende…
Her gece yine bu gece gibi ...